076 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

هَلۡ أَتَىٰ عَلَى ٱلۡإِنسَٰنِ حِينٞ مِّنَ ٱلدَّهۡرِ لَمۡ يَكُن شَيۡـٔٗا مَّذۡكُورًا ١

Gerçekten insan üzerine dehirden öyle bir zaman geçti ki, o vakit insan alınır, (insanlıkla tanınır) bir şey değildi.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّا خَلَقۡنَا ٱلۡإِنسَٰنَ مِن نُّطۡفَةٍ أَمۡشَاجٖ نَّبۡتَلِيهِ فَجَعَلۡنَٰهُ سَمِيعَۢا بَصِيرًا ٢

Çünkü biz, insanı, (erkek ve dişi suları ile) karışık bir nutfeden yarattık; (üzerine mükellefiyyet yükliyerek) onu deneyeceğiz. Bunun için onu duygu ve görgü sahibi kıldık.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّا هَدَيۡنَٰهُ ٱلسَّبِيلَ إِمَّا شَاكِرٗا وَإِمَّا كَفُورًا ٣

Doğrusu biz ona, gerçek yolu gösterdik; ister şükreden (mümin) olsun, ister nankörlük eden (kâfir)...

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّآ أَعۡتَدۡنَا لِلۡكَٰفِرِينَ سَلَٰسِلَاْ وَأَغۡلَٰلٗا وَسَعِيرًا ٤

Çünkü biz, kâfirler için zincirler, bukağılar ve alevli bir ateş hazırladık.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّ ٱلۡأَبۡرَارَ يَشۡرَبُونَ مِن كَأۡسٖ كَانَ مِزَاجُهَا كَافُورًا ٥

Muhakkak ki iyi insanlar, (cennetde) katığı kâfûr olan (şarab) dolu bir kadehten içecekler.

– Ali Fikri Yavuz

عَيۡنٗا يَشۡرَبُ بِهَا عِبَادُ ٱللَّهِ يُفَجِّرُونَهَا تَفۡجِيرٗا ٦

(O şarabın katığı olan Kâfur) bir kaynaktır ki, ondan Allah’ın kulları içerler. İstedikleri yere onu kolayca akıtırlar.

– Ali Fikri Yavuz

يُوفُونَ بِٱلنَّذۡرِ وَيَخَافُونَ يَوۡمٗا كَانَ شَرُّهُۥ مُسۡتَطِيرٗا ٧

(Cennetlik olan iyi insanlar, o kimselerdir ki, dünyada) adaklarını yerine getirirler; ve azabı salgın olan bir günden korkarlar.

– Ali Fikri Yavuz

وَيُطۡعِمُونَ ٱلطَّعَامَ عَلَىٰ حُبِّهِۦ مِسۡكِينٗا وَيَتِيمٗا وَأَسِيرًا ٨

Yoksula, yetime, esire seve seve yemek yedirirler.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّمَا نُطۡعِمُكُمۡ لِوَجۡهِ ٱللَّهِ لَا نُرِيدُ مِنكُمۡ جَزَآءٗ وَلَا شُكُورًا ٩

(Sonra onlara şöyle derler): “Size ancak Allah rızası için yediriyoruz. Sizden ne bir hediye isteriz ne de bir teşekkür.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّا نَخَافُ مِن رَّبِّنَا يَوۡمًا عَبُوسٗا قَمۡطَرِيرٗا ١٠

Çünkü biz Rabbimizden korkarız; bed çehreli, çatık suratlı bir günün azabından...

– Ali Fikri Yavuz

فَوَقَىٰهُمُ ٱللَّهُ شَرَّ ذَٰلِكَ ٱلۡيَوۡمِ وَلَقَّىٰهُمۡ نَضۡرَةٗ وَسُرُورٗا ١١

Allah da onları, o günün azabından korur ve kendilerine güzel bir yüz ve sevinç verir.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu