بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

ٱلرَّحْمَٰنُ ﴿١

Rahman.

— İbni Kesir

(1-2) Rahmân, Kur’an’ı öğretti.

— Diyanet İşleri

(1-2) Kur'ânı O çok esirgeyici (Allah) öğretdi.

— Hasan Basri Çantay

Rahman olan Allah.

— Seyyid Kutub

عَلَّمَ ٱلْقُرْءَانَ ﴿٢

Öğretti Kur'an’ı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Kur'an'ı öğretti.

— İbni Kesir

(1-2) Rahmân, Kur’an’ı öğretti.

— Diyanet İşleri

(1-2) Kur'ânı O çok esirgeyici (Allah) öğretdi.

— Hasan Basri Çantay

Kur'an'ı öğretti.

— Seyyid Kutub

خَلَقَ ٱلْإِنسَٰنَ ﴿٣

Yarattı insanı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

İnsanı yarattı.

— İbni Kesir

İnsanı yarattı.

— Diyanet İşleri

insanı O yaratdı.

— Hasan Basri Çantay

İnsanı yarattı.

— Seyyid Kutub

عَلَّمَهُ ٱلْبَيَانَ ﴿٤

Belletti ona o güzel beyânı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ona beyanı öğretti.

— İbni Kesir

Ona beyanı (düşünüp ifade etmeyi) öğretti.

— Diyanet İşleri

Ona beyânı O ta'lîm etdi.

— Hasan Basri Çantay

Ona düşüncesini açıklamayı öğretti.

— Seyyid Kutub

ٱلشَّمْسُ وَٱلْقَمَرُ بِحُسْبَانٍ ﴿٥

Güneş ve Ay hesaplı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Güneş de, ay da bir hesab iledir.

— İbni Kesir

Güneş ve ay bir hesaba göre hareket etmektedir.

— Diyanet İşleri

Güneş de, ay da hisabladır.

— Hasan Basri Çantay

Güneşin ve ayın konumları ve hareketleri belirli bir hesaba dayanır.

— Seyyid Kutub

وَٱلنَّجْمُ وَٱلشَّجَرُ يَسْجُدَانِ ﴿٦

Çemen, ağaç secdedan.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Bitkiler ve ağaçlar da secde ederler.

— İbni Kesir

Otlar ve ağaçlar (Allah’a) boyun eğerler.

— Diyanet İşleri

Sakı olmayan nebat da, ağaç da (Ona) secde ederler.

— Hasan Basri Çantay

Bitkiler ve ağaçlar O'nun buyruğuna boyun eğerler.

— Seyyid Kutub

وَٱلسَّمَآءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ ٱلْمِيزَانَ ﴿٧

Bak şu güzel Semâ’ya verdi ona irtifa vazeyledip mizânı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Göğü yükseltmiş, mizanı koymuştur.

— İbni Kesir

Göğü yükseltti ve ölçüyü koydu.

— Diyanet İşleri

Gök (e gelince:) Onu da (Allah) yükseltdi. Bir de mîzânı koydu,

— Hasan Basri Çantay

O, göğü yüksek yarattı ve tartı ilkesini koydu.

— Seyyid Kutub

أَلَّا تَطْغَوْاْ فِى ٱلْمِيزَانِ ﴿٨

Ki taşmayın mizanda.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Tartıda haksızlık etmeyin.

— İbni Kesir

Ölçüde haddi aşmayın.

— Diyanet İşleri

(8-9) Tartıda haksızlık etmeyin, ve teraziyi adaletle doğrultun, tartılanı eksik yapmayın diye.

— Hasan Basri Çantay

Tartıda titiz olun diye.

— Seyyid Kutub

وَأَقِيمُواْ ٱلْوَزْنَ بِٱلْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُواْ ٱلْمِيزَانَ ﴿٩

Ve doğru tutun adaletle tartıyı da aksatmayın mizanı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Tartıyı doğru yapın, tartılanı eksik yapmayın.

— İbni Kesir

Tartıyı adaletle yapın, teraziyi eksik tutmayın.

— Diyanet İşleri

(8-9) Tartıda haksızlık etmeyin, ve teraziyi adaletle doğrultun, tartılanı eksik yapmayın diye.

— Hasan Basri Çantay

Teraziyi doğru tutunuz, sakın eksik tartmayız.

— Seyyid Kutub

وَٱلْأَرْضَ وَضَعَهَا لِلْأَنَامِ ﴿١٠

Arza da bir tavazu verdi berayı enam.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Yeri de yaratıklar için alçalttı.

— İbni Kesir

Allah, yeri yaratıklar için var etti.

— Diyanet İşleri

Yer (e gelince:) Onu da bütün mahlûkaaı (ın fâidesi) için alçaltdı.

— Hasan Basri Çantay

Allah, yeryüzünü canlıların ayakları altına serdi.

— Seyyid Kutub

AYARLAR