بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَيْلٌ لِّلْمُطَفِّفِينَ ﴿١

Veyl o mutaffifîne.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay haline.

— İbni Kesir

Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay hâline!

— Diyanet İşleri

Ölçekde ve tartıda hîle yapanların vay haaline!

— Hasan Basri Çantay

Ölçü ve tartıda hile yapanların vay haline.

— Seyyid Kutub

ٱلَّذِينَ إِذَا ٱكْتَالُواْ عَلَى ٱلنَّاسِ يَسْتَوْفُونَ ﴿٢

Ki nâs üzerinden kendilerine ölçtükleri zaman tam basarlar.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar ki; insanlardan bir şey aldıkları zaman kendileri ölçerek tam alırlar.

— İbni Kesir

Onlar insanlardan (bir şey) ölçüp aldıkları zaman, tam ölçerler.

— Diyanet İşleri

Ki onlar insanlardan ölçekle aldıkları zaman (haklarını) tastamam alanlar,

— Hasan Basri Çantay

Onlar insanlardan bir şey ölçüp aldıkları zaman eksiksiz alırlar.

— Seyyid Kutub

وَإِذَا كَالُوهُمْ أَو وَّزَنُوهُمْ يُخْسِرُونَ ﴿٣

Onlara ölçtükleri veya tarttıkları vakit ise eksiltirler.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ama onlara bir şey ölçüp tartarak verdikleri zaman, eksik tutarlar.

— İbni Kesir

Fakat kendileri onlara bir şey ölçüp, yahut tartıp verdikleri zaman eksik ölçüp tartarlar.

— Diyanet İşleri

Onlara (insanlara) ölçekle, yahud tartı ile verdikleri zaman ise eksilenlerdir.

— Hasan Basri Çantay

Kendileri onlara birşey ölçtükleri veya tarttıkları zaman (ölçü ve tartıyı) eksik verirler.

— Seyyid Kutub

أَلَا يَظُنُّ أُوْلَٰٓئِكَ أَنَّهُم مَّبْعُوثُونَ ﴿٤

Zannetmez mi bunlarki büyük bir gün için ba's olunacaklar?

— Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar, kendilerinin diriltileceklerini sanmıyorlar mı?

— İbni Kesir

(4-6) Onlar, büyük bir gün; insanların, âlemlerin Rabbinin huzurunda duracakları gün için diriltileceklerini sanmıyorlar mı?

— Diyanet İşleri

Saahiden onlar (öldükden sonra) diriltileceklerini sanmıyor (lar) mı,

— Hasan Basri Çantay

Onlar, tekrar dirileceklerini sanmıyorlar mı?

— Seyyid Kutub

لِيَوْمٍ عَظِيمٍ ﴿٥

Büyük bir gün.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Büyük bir gün için.

— İbni Kesir

(4-6) Onlar, büyük bir gün; insanların, âlemlerin Rabbinin huzurunda duracakları gün için diriltileceklerini sanmıyorlar mı?

— Diyanet İşleri

Büyük bir günde,

— Hasan Basri Çantay

Büyük bir gün

— Seyyid Kutub

يَوْمَ يَقُومُ ٱلنَّاسُ لِرَبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ ﴿٦

O günki nâs Rabb’ül-âlemîn için kıyam edecekler.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ki insanlar o gün, alemlerin Rabbının huzurunda duracaklar.

— İbni Kesir

(4-6) Onlar, büyük bir gün; insanların, âlemlerin Rabbinin huzurunda duracakları gün için diriltileceklerini sanmıyorlar mı?

— Diyanet İşleri

Aalemlerin Rabbi (olan Allahın hükmü) için insanların (kabirlerinden) kalkacağı günde?

— Hasan Basri Çantay

İnsanların alemlerin Rabbinin huzurunda durdukları gün.

— Seyyid Kutub

كَلَّآ إِنَّ كِتَٰبَ ٱلْفُجَّارِ لَفِى سِجِّينٍ ﴿٧

Hayır hayır: çünkü fâcirlerin yazısı siccîndedir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu kötülerin kitabı, muhakkak Siccin'dedir.

— İbni Kesir

Hayır, günahkârların yazısı, muhakkak “Siccîn”dedir.

— Diyanet İşleri

Sakın (hîleye sapmayın. Âhiret hisâbını unutmayın). Çünkü kötülerin kitabı muhakkak ki «Siccîn» dedir.

— Hasan Basri Çantay

Hayır. Allah'ın buyruğundan dışarı çıkanların yazısı muhakkak siccindedir.

— Seyyid Kutub

وَمَآ أَدْرَىٰكَ مَا سِجِّينٌ ﴿٨

Bildinmi siccîn nedir?

— Elmalılı Hamdi Yazır

Siccin'in ne olduğunu sen nereden bileceksin?

— İbni Kesir

“Siccîn”in ne olduğunu sen ne bileceksin.

— Diyanet İşleri

Sicciînin ne olduğunu sana hangi şey bildirdi?

— Hasan Basri Çantay

Siccin'in ne olduğunu bilir misin sen?.

— Seyyid Kutub

كِتَٰبٌ مَّرْقُومٌ ﴿٩

Terkıym olunmuş bir kitap.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Yazılmış bir kitabtır.

— İbni Kesir

O, yazılmış bir kitaptır.

— Diyanet İşleri

(O) yazılmış bir kitabdır.

— Hasan Basri Çantay

O, mühürlenmiş bir kitabdır.

— Seyyid Kutub

وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِّلْمُكَذِّبِينَ ﴿١٠

Veyl o gün o yalan diyenlere.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Vay haline o gün, yalanlayanların.

— İbni Kesir

(10-11) O gün yalanlayanların; hesap ve ceza gününü yalanlayanların vay hâline!

— Diyanet İşleri

Yalan sayanların o gün vay haaline!

— Hasan Basri Çantay

Vay haline o gün yalanlayanların.

— Seyyid Kutub

AYARLAR