بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

ثُمَّ ٱلْجَحِيمَ صَلُّوهُ ٣١

Sonra ancak Cahîme yaslayın onu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ فِى سِلْسِلَةٍ ذَرْعُهَا سَبْعُونَ ذِرَاعًا فَٱسْلُكُوهُ ٣٢

Sonra bir zincirde, ki boyu yetmiş arşın, yollayın onu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهُۥ كَانَ لَا يُؤْمِنُ بِٱللَّهِ ٱلْعَظِيمِ ٣٣

Çünkü o Allahu azîmüşşana inanmıyordu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَا يَحُضُّ عَلَىٰ طَعَامِ ٱلْمِسْكِينِ ٣٤

Ve fukaranın yiyeceğine hiç bakmıyordu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَيْسَ لَهُ ٱلْيَوْمَ هَٰهُنَا حَمِيمٌ ٣٥

Bu gün de ona yok kanı sıcak bir hısım.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَا طَعَامٌ إِلَّا مِنْ غِسْلِينٍ ٣٦

Ne de bir taam, bir "gıslîn" den başka.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَّا يَأْكُلُهُۥٓ إِلَّا ٱلْخَٰطِـُٔونَ ٣٧

Ki onu kimse yemez hatâkâr canîlerden başka.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَآ أُقْسِمُ بِمَا تُبْصِرُونَ ٣٨

Artık yok, kasem ederimki gördüklerinize.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا لَا تُبْصِرُونَ ٣٩

Ve görmediklerinize.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهُۥ لَقَوْلُ رَسُولٍ كَرِيمٍ ٤٠

O hiç şüphesiz kerîm bir Resul’ün getirdiği sözdür.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا هُوَ بِقَوْلِ شَاعِرٍۚ قَلِيلًا مَّا تُؤْمِنُونَ ٤١

Ve o bir şâir sözü değildir. Siz pek az düşünüyorsunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu