074 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

ثُمَّ يَطۡمَعُ أَنۡ أَزِيدَ ١٥

Sonra da arzu eder ki, daha artırayım.

– Ali Fikri Yavuz

كـَلَّآۖ إِنَّهُۥ كَانَ لِأٓيَٰتِنَا عَنِيدٗا ١٦

Hayır, (istediğine kavuşamaz) çünkü o, ayetlerimize karşı bir inkârcı idi.

– Ali Fikri Yavuz

سَأُرۡهِقُهُۥ صَعُودًا ١٧

Muhakkak ben, onu, meşakkatli bir azaba sardıracağım.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُۥ فَكَّرَ وَقَدَّرَ ١٨

Çünkü o (Velid İbni Muğire), kendi kendine bir düşündü ve (zannınca peygambere söyliyecek sözünü) uydurub kurdu.

– Ali Fikri Yavuz

فَقُتِلَ كَيۡفَ قَدَّرَ ١٩

Kahrolası ne biçim (söz) uydurdu!... (Peygambere nasıl sihirbaz dedi!...)

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ قُتِلَ كَيۡفَ قَدَّرَ ٢٠

Sonra kahrolası ne biçim (söz) uydurdu!...

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ نَظَرَ ٢١

Sonra (döndü insanların yüzüne) baktı.

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ عَبَسَ وَبَسَرَ ٢٢

Sonra (söyliyecek söz bulamadığından) suratını astı ve kaşlarını çattı.

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ أَدۡبَرَ وَٱسۡتَكۡبَرَ ٢٣

Nihayet (Peygambere ve ashabına) arka çevirdi ve kibirlendi de;

– Ali Fikri Yavuz

فَقَالَ إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا سِحۡرٞ يُؤۡثَرُ ٢٤

Şöyle dedi: “- Bu ancak (başka sihirbazdan) öğrenilen bir sihirdir.

– Ali Fikri Yavuz

إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا قَوۡلُ ٱلۡبَشَرِ ٢٥

Muhakkak bu (kimsenin söylediği söz), bir insan sözüdür.”

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu