بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَمَا خَلَقَ ٱلذَّكَرَ وَٱلْأُنثَىٰٓ ﴿٣

Ve erkeği dişiyi yaratana.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Erkeği ve dişiyi yaratana.

— İbni Kesir

Erkeği ve dişiyi yaratana andolsun ki,

— Diyanet İşleri

erkeği ve dişiyi yaradana,

— Hasan Basri Çantay

Erkeği ve dişiyi yaratana andolsun.

— Seyyid Kutub

إِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتَّىٰ ﴿٤

Ki sizin sa'yiniz dağınıktır.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu sizin çalışmalarınız bölüm bölümdür.

— İbni Kesir

Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.

— Diyanet İşleri

ki hakıykaten sizin sa'y (-ü amel) iniz bölüm bölüm (çeşid çeşid) dir.

— Hasan Basri Çantay

Sizin işiniz çeşit çeşittir,

— Seyyid Kutub

فَأَمَّا مَنْ أَعْطَىٰ وَٱتَّقَىٰ ﴿٥

Bundan böyle amma her kim vergi verir korunur.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Kim verir ve sakınırsa;

— İbni Kesir

(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.

— Diyanet İşleri

(Bundan sonra) kim verir ve sakınırsa,

— Hasan Basri Çantay

Kim verir korunursa,

— Seyyid Kutub

وَصَدَّقَ بِٱلْحُسْنَىٰ ﴿٦

Ve husnâyı tasdîk eylerse.

— Elmalılı Hamdi Yazır

En güzeli de tasdik ederse,

— İbni Kesir

(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.

— Diyanet İşleri

o en güzeli de tasdıyk ederse,

— Hasan Basri Çantay

ve en güzel sözü doğrularsa,

— Seyyid Kutub

فَسَنُيَسِّرُهُۥ لِلْيُسْرَىٰ ﴿٧

Biz onu yüsraya (en kolayına) kolaylıyacağız.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Biz de onu en kolaya muvaffak kılarız.

— İbni Kesir

(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.

— Diyanet İşleri

biz de onu en kolaya hazırlarız.

— Hasan Basri Çantay

Onu en kolay başarıya ulaştırırız.

— Seyyid Kutub

وَأَمَّا مَنۢ بَخِلَ وَٱسْتَغْنَىٰ ﴿٨

Ve amma her kim bahıllık eder ve istiğna gösterir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ama kim de cimrilik eder ve kendini müstağni sayarsa;

— İbni Kesir

(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.

— Diyanet İşleri

Amma kim cimrilik eder, kendisini müstağnî görür,

— Hasan Basri Çantay

Fakat kim cimrilik eder, kendini zengin görüp kendisini Allah'tan müstağni sayarsa,

— Seyyid Kutub

وَكَذَّبَ بِٱلْحُسْنَىٰ ﴿٩

Ve husnâyı tekzib eylerse.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ve en güzeli yalanlarsa,

— İbni Kesir

(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.

— Diyanet İşleri

ve o en güzeli yalanlarsa,

— Hasan Basri Çantay

Ve en güzel sözü de yalanlarsa,

— Seyyid Kutub

فَسَنُيَسِّرُهُۥ لِلْعُسْرَىٰ ﴿١٠

Onu da usraya (en zoruna) kolaylıyacağız.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Biz de ona en güç olanı kolaylaştırırız.

— İbni Kesir

(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.

— Diyanet İşleri

biz de ona en güc olanı kolaylaşdırırız.

— Hasan Basri Çantay

Biz de onu en zora yöneltiriz.

— Seyyid Kutub

وَمَا يُغْنِى عَنْهُ مَالُهُۥٓ إِذَا تَرَدَّىٰٓ ﴿١١

Ve yuvarlandığı zaman onu malı kurtaramayacak.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Halbuki düştüğü zaman, malı o kimseye asla fayda vermez.

— İbni Kesir

Cehenneme yuvarlandığı zaman, malı ona fayda vermez.

— Diyanet İşleri

O, helak olduğu zaman malı kendisine asla fâide vermez.

— Hasan Basri Çantay

Çukura düştüğü zaman malı ona hiçbir fayda sağlamaz.

— Seyyid Kutub

إِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدَىٰ ﴿١٢

Her halde doğruyu göstermek bize.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Şüphesiz ki, Bizim üzerimizedir hidayet.

— İbni Kesir

Şüphesiz bize düşen sadece doğru yolu göstermektir.

— Diyanet İşleri

Şübhesiz bize âid olan, her halde doğru yol (u göstermekdir).

— Hasan Basri Çantay

Doğru yola iletmek bize aittir.

— Seyyid Kutub

وَإِنَّ لَنَا لَلْءَاخِرَةَ وَٱلْأُولَىٰ ﴿١٣

Ve her halde sonu da bizim önü de (Âhiret de Dünyada).

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ve hiç şüphesiz ahiret de, dünya da Bizimdir.

— İbni Kesir

Şüphesiz ahiret de dünya da bizimdir.

— Diyanet İşleri

Elbet âhiret de, dünyâ da bizimdir.

— Hasan Basri Çantay

Şüphesiz ahiret de dünya da bize aittir.

— Seyyid Kutub

AYARLAR