بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلنَّهَارِ إِذَا تَجَلَّىٰ ٢

Açılıp aydınlandığı zaman gündüze andolsun,

– Diyanet İşleri

وَمَا خَلَقَ ٱلذَّكَرَ وَٱلۡأُنثَىٰٓ ٣

Erkeği ve dişiyi yaratana andolsun ki,

– Diyanet İşleri

إِنَّ سَعۡيَكُمۡ لَشَتَّىٰ ٤

Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.

– Diyanet İşleri

فَأَمَّا مَنۡ أَعۡطَىٰ وَٱتَّقَىٰ ٥

(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.

– Diyanet İşleri

وَصَدَّقَ بِٱلۡحُسۡنَىٰ ٦

(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.

– Diyanet İşleri

فَسَنُيَسِّرُهُۥ لِلۡيُسۡرَىٰ ٧

(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.

– Diyanet İşleri

وَأَمَّا مَنۢ بَخِلَ وَٱسۡتَغۡنَىٰ ٨

(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.

– Diyanet İşleri

وَكَذَّبَ بِٱلۡحُسۡنَىٰ ٩

(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.

– Diyanet İşleri

فَسَنُيَسِّرُهُۥ لِلۡعُسۡرَىٰ ١٠

(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.

– Diyanet İşleri

وَمَا يُغۡنِي عَنۡهُ مَالُهُۥٓ إِذَا تَرَدَّىٰٓ ١١

Cehenneme yuvarlandığı zaman, malı ona fayda vermez.

– Diyanet İşleri

إِنَّ عَلَيۡنَا لَلۡهُدَىٰ ١٢

Şüphesiz bize düşen sadece doğru yolu göstermektir.

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu