بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَأَقِيمُواْ ٱلْوَزْنَ بِٱلْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُواْ ٱلْمِيزَانَ ﴿٩

Tartıyı doğru yapın, tartılanı eksik yapmayın.

— İbni Kesir

وَٱلْأَرْضَ وَضَعَهَا لِلْأَنَامِ ﴿١٠

Yeri de yaratıklar için alçalttı.

— İbni Kesir

فِيهَا فَٰكِهَةٌ وَٱلنَّخْلُ ذَاتُ ٱلْأَكْمَامِ ﴿١١

Onda meyveler, salkımlı hurma ağaçları;

— İbni Kesir

وَٱلْحَبُّ ذُو ٱلْعَصْفِ وَٱلرَّيْحَانُ ﴿١٢

Yapraklı taneler ve kokulu bitkiler var.

— İbni Kesir

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٣

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

— İbni Kesir

خَلَقَ ٱلْإِنسَٰنَ مِن صَلْصَٰلٍ كَٱلْفَخَّارِ ﴿١٤

İnsanı pişmiş çamur gibi kupkuru bir balçıktan yaratmıştır.

— İbni Kesir

وَخَلَقَ ٱلْجَآنَّ مِن مَّارِجٍ مِّن نَّارٍ ﴿١٥

Cinnleri de yalın bir alevden yaratmıştır.

— İbni Kesir

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٦

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

— İbni Kesir

رَبُّ ٱلْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ ٱلْمَغْرِبَيْنِ ﴿١٧

O; hem iki doğunun Rabbı, hem de iki batının Rabbıdır.

— İbni Kesir

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٨

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

— İbni Kesir

مَرَجَ ٱلْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِ ﴿١٩

İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir.

— İbni Kesir

AYARLAR