بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّهَا شَجَرَةٌ تَخْرُجُ فِىٓ أَصْلِ ٱلْجَحِيمِ ٦٤

O, cehennemin dibinde çıkan bir ağaçtır.

– Seyyid Kutub

طَلْعُهَا كَأَنَّهُۥ رُءُوسُ ٱلشَّيَٰطِينِ ٦٥

Tomurcukları, şeytanın başı gibidir.

– Seyyid Kutub

فَإِنَّهُمْ لَءَاكِلُونَ مِنْهَا فَمَالِـُٔونَ مِنْهَا ٱلْبُطُونَ ٦٦

İşte cehennemlikler bundan yer ve karınlarını bununla doldururlar.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ إِنَّ لَهُمْ عَلَيْهَا لَشَوْبًا مِّنْ حَمِيمٍ ٦٧

Sonra, bu yemeğin üzerine kaynar su katılmış içki onlar içindir.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ إِنَّ مَرْجِعَهُمْ لَإِلَى ٱلْجَحِيمِ ٦٨

Sonra dönüşleri yine cehennemedir.

– Seyyid Kutub

إِنَّهُمْ أَلْفَوْاْ ءَابَآءَهُمْ ضَآلِّينَ ٦٩

Çünkü onlar atalarını sapık yolda buldular.

– Seyyid Kutub

فَهُمْ عَلَىٰٓ ءَاثَٰرِهِمْ يُهْرَعُونَ ٧٠

Öyle iken yine de düşünmeden atalarının peşinden koşuyorlardı.

– Seyyid Kutub

وَلَقَدْ ضَلَّ قَبْلَهُمْ أَكْثَرُ ٱلْأَوَّلِينَ ٧١

Andolsun onlardan öncekilerinin çoğu da sapmıştır.

– Seyyid Kutub

وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا فِيهِم مُّنذِرِينَ ٧٢

Biz onların içine de uyarıcılar göndermiştik.

– Seyyid Kutub

فَٱنظُرْ كَيْفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلْمُنذَرِينَ ٧٣

Bak, o uyarılanların sonu nice oldu.

– Seyyid Kutub

إِلَّا عِبَادَ ٱللَّهِ ٱلْمُخْلَصِينَ ٧٤

Ancak, Allah'a gönülden bağlı kullar o azabın dışında kaldı.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu