بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّا جَعَلْنَٰهَا فِتْنَةً لِّلظَّٰلِمِينَ ٦٣

Ki biz onu zalimler için bir fitne kılmışızdır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu Biz, onu; zalimler için bir fitne yaptık.

– İbni Kesir

Şüphesiz biz onu zalimler için bir imtihan aracı kıldık.

– Diyanet İşleri

Hakıykat, biz onu zaalimler (kâfirler) için bir fitne (imtihan) yapdık.

– Hasan Basri Çantay

Biz, o ağacı zalimler için fitne yaptık.

– Seyyid Kutub

إِنَّهَا شَجَرَةٌ تَخْرُجُ فِىٓ أَصْلِ ٱلْجَحِيمِ ٦٤

O bir ağaçtır ki cehennemin kökünde çıkar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

O, cehennemin dibinde çıkan bir ağaçtır.

– İbni Kesir

O, cehennemin dibinde biten bir ağaçtır.

– Diyanet İşleri

Şübhesiz ki o, çılgın ateşin dibinde (bitib) çıkacakdır.

– Hasan Basri Çantay

O, cehennemin dibinde çıkan bir ağaçtır.

– Seyyid Kutub

طَلْعُهَا كَأَنَّهُۥ رُءُوسُ ٱلشَّيَٰطِينِ ٦٥

Tomurcukları Şeytanların başları gibidir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Tomurcukları şeytanların başları gibidir.

– İbni Kesir

Onun meyveleri sanki şeytanların kafalarıdır.

– Diyanet İşleri

Ki tomurcukları şeytanların başları gibidir.

– Hasan Basri Çantay

Tomurcukları, şeytanın başı gibidir.

– Seyyid Kutub

فَإِنَّهُمْ لَءَاكِلُونَ مِنْهَا فَمَالِـُٔونَ مِنْهَا ٱلْبُطُونَ ٦٦

Her halde onlar ondan yiyeceklerdir. Yiyecekler de ondan karınlarını dolduracaklardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar muhakkak ondan yiyecekler ve karınlarını onunla dolduracaklardır.

– İbni Kesir

Cehennemlikler ondan yiyecekler ve onunla karınlarını dolduracaklardır.

– Diyanet İşleri

İşte hakıykat onlar bundan yiyecekler, bu suretle karınlarını bundan dolduracaklar.

– Hasan Basri Çantay

İşte cehennemlikler bundan yer ve karınlarını bununla doldururlar.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ إِنَّ لَهُمْ عَلَيْهَا لَشَوْبًا مِّنْ حَمِيمٍ ٦٧

Sonra üzerine onların hamîmden bir haşlamaları vardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Sonra onlar için, üzerine kaynar su katılmış içkiler de vardır.

– İbni Kesir

Sonra onlar için bunun üstüne kaynar sudan karışık bir içecek vardır.

– Diyanet İşleri

Sonra üzerine de onlar için çok sıcak bir su ile karışdırılmış (şarab) vardır.

– Hasan Basri Çantay

Sonra, bu yemeğin üzerine kaynar su katılmış içki onlar içindir.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ إِنَّ مَرْجِعَهُمْ لَإِلَى ٱلْجَحِيمِ ٦٨

Sonra da dönümleri şüphesiz ki cehennemedir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Sonra onların dönüşü muhakkak, yine cehennemedir.

– İbni Kesir

Sonra onların dönüşleri mutlaka cehennemedir.

– Diyanet İşleri

Sonra dönüb gidecekleri yer, şübhesiz yine cehennemdir.

– Hasan Basri Çantay

Sonra dönüşleri yine cehennemedir.

– Seyyid Kutub

إِنَّهُمْ أَلْفَوْاْ ءَابَآءَهُمْ ضَآلِّينَ ٦٩

Çünkü onlar babalarını dalâlette buldular.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu onlar, babalarını sapıklar olarak bulmuşlardı.

– İbni Kesir

Çünkü onlar babalarını sapık kimseler olarak buldular.

– Diyanet İşleri

Çünkü onlar atalarını sapkın kimseler bulmuşlardı da,

– Hasan Basri Çantay

Çünkü onlar atalarını sapık yolda buldular.

– Seyyid Kutub

فَهُمْ عَلَىٰٓ ءَاثَٰرِهِمْ يُهْرَعُونَ ٧٠

Şimdi de onların izlerince koşturuyorlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Yine de onların izlerinde koşturuluyorlardı.

– İbni Kesir

Kendileri de onların izinden koşa koşa gitmektedirler.

– Diyanet İşleri

Kendileri de onların izleri üzerinde (birbirini itib) koşduruluyorlardı.

– Hasan Basri Çantay

Öyle iken yine de düşünmeden atalarının peşinden koşuyorlardı.

– Seyyid Kutub

وَلَقَدْ ضَلَّ قَبْلَهُمْ أَكْثَرُ ٱلْأَوَّلِينَ ٧١

Hakikat onlardan evvel eskilerin ekserisi dalâlette idi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Andolsun ki; onlardan önce geçenlerin çoğu da sapıtmıştı.

– İbni Kesir

Andolsun, onlardan önce, evvelkilerin çoğu da sapmıştı.

– Diyanet İşleri

Andolsun ki onlardan evvel geçenlerin çoğu da sapmışdı.

– Hasan Basri Çantay

Andolsun onlardan öncekilerinin çoğu da sapmıştır.

– Seyyid Kutub

وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا فِيهِم مُّنذِرِينَ ٧٢

Celâlim Hakk’ı için içlerinde inzar edici peygamberler de gönderdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ve andolsun ki; onlara, uyarıcılar göndermiştik.

– İbni Kesir

Andolsun, biz onlara da uyarıcılar göndermiştik.

– Diyanet İşleri

Yemîn ederim ki biz içlerinde (kötü hareketlerinin encamından) korkutucu (peygamberler) de göndermişizdir.

– Hasan Basri Çantay

Biz onların içine de uyarıcılar göndermiştik.

– Seyyid Kutub

فَٱنظُرْ كَيْفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلْمُنذَرِينَ ٧٣

Sonra da bak o inzar edilenlerin akibeti nasıl oldu?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Bir bak; uyarılanların akıbeti nice oldu.

– İbni Kesir

Bak, uyarılanların sonu nasıl oldu!

– Diyanet İşleri

Bak, o korkutulanların akıbeti nice oldu!

– Hasan Basri Çantay

Bak, o uyarılanların sonu nice oldu.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu