بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَكَذَّبُوهُ فَإِنَّهُمۡ لَمُحۡضَرُونَ ١٢٧

Fakat bunlar onu tekzîb etdiler. Şübhesiz bunlar da elbette (cehenneme) ihzaaren getirilenlerdir.

– Hasan Basri Çantay

إِلَّا عِبَادَ ٱللَّهِ ٱلۡمُخۡلَصِينَ ١٢٨

Allahın ihlâsa erdirilmiş kulları (bunlardan) müstesna.

– Hasan Basri Çantay

وَتَرَكۡنَا عَلَيۡهِ فِي ٱلۡأٓخِرِينَ ١٢٩

Biz ona sonra gelen (peygamberler ve ümmet) ler içinde (iyi bir nâm) bırakdık.

– Hasan Basri Çantay

سَلَٰمٌ عَلَىٰٓ إِلۡ يَاسِينَ ١٣٠

(Bizden) selâm İlyâsa.

– Hasan Basri Çantay

إِنَّا كَذَٰلِكَ نَجۡزِي ٱلۡمُحۡسِنِينَ ١٣١

Şübhe yok ki biz iyi hareket edenleri böyle mükâfatlandırırız.

– Hasan Basri Çantay

إِنَّهُۥ مِنۡ عِبَادِنَا ٱلۡمُؤۡمِنِينَ ١٣٢

Hakıykat o, mü'min kullarımdandı.

– Hasan Basri Çantay

وَإِنَّ لُوطٗا لَّمِنَ ٱلۡمُرۡسَلِينَ ١٣٣

Lût da gerçek ve şübhesiz gönderilmiş peygamberlerdendi.

– Hasan Basri Çantay

إِذۡ نَجَّيۡنَٰهُ وَأَهۡلَهُۥٓ أَجۡمَعِينَ ١٣٤

Hani biz hem onu, hem ehlini topdan kurtarmışdık.

– Hasan Basri Çantay

إِلَّا عَجُوزٗا فِي ٱلۡغَٰبِرِينَ ١٣٥

(Azâbda) kalanlar içinde bırakılan bir koca karı müstesna idi.

– Hasan Basri Çantay

ثُمَّ دَمَّرۡنَا ٱلۡأٓخَرِينَ ١٣٦

Sonra biz diğerlerini kökünden helak etdik.

– Hasan Basri Çantay

وَإِنَّكُمۡ لَتَمُرُّونَ عَلَيۡهِم مُّصۡبِحِينَ ١٣٧

(137-138) Elbet siz de sabah ve akşam onlar (ın yurdların) a uğruyorsunuz. Haalâ akıllanmayacak mısınız?.

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu