026 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَنۡ أَرۡسِلۡ مَعَنَا بَنِيٓ إِسۡرَٰٓءِيلَ ١٧

Benî İsrâil’i bizimle beraber salıver’”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ أَلَمۡ نُرَبِّكَ فِينَا وَلِيدٗا وَلَبِثۡتَ فِينَا مِنۡ عُمُرِكَ سِنِينَ ١٨

“” dedi, “seni çocukken bizde büyütmedik mi? Hem bizde ömründen senelerce kaldın

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَفَعَلۡتَ فَعۡلَتَكَ ٱلَّتِي فَعَلۡتَ وَأَنتَ مِنَ ٱلۡكَٰفِرِينَ ١٩

hem de o yaptığın fiili yaptın, o hâlde sen o nankör kâfirlerdensin”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ فَعَلۡتُهَآ إِذٗا وَأَنَا۠ مِنَ ٱلضَّآلِّينَ ٢٠

“O vakit” dedi, “o fiili yaptım şaşkınlardandım.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَفَرَرۡتُ مِنكُمۡ لَمَّا خِفۡتُكُمۡ فَوَهَبَ لِي رَبِّي حُكۡمٗا وَجَعَلَنِي مِنَ ٱلۡمُرۡسَلِينَ ٢١

Onun üzerine vaktâ ki sizden korktum, içinizden kaçtım, derken Rabbim bana hüküm ihsan buyurdu ve beni mürselînden kıldı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَتِلۡكَ نِعۡمَةٞ تَمُنُّهَا عَلَيَّ أَنۡ عَبَّدتَّ بَنِيٓ إِسۡرَٰٓءِيلَ ٢٢

O başıma kaktığın bir nimet de Benî İsrâil’i kul, köle edinmiş olmandır”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ فِرۡعَوۡنُ وَمَا رَبُّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٢٣

Firavun “Rabbü’l-âlemîn de nedir?” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ رَبُّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَآۖ إِن كُنتُم مُّوقِنِينَ ٢٤

“Göklerin ve yerin ve bütün aralarındakilerin Rabbi, eğer ehl-i yakīn iseniz” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ لِمَنۡ حَوۡلَهُۥٓ أَلَا تَسۡتَمِعُونَ ٢٥

Etrafındakilere “dinlemez misiniz?” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ رَبُّكُمۡ وَرَبُّ ءَابَآئِكُمُ ٱلۡأَوَّلِينَ ٢٦

“Rabbiniz ve evvelki atalarınızın Rabbi” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ إِنَّ رَسُولَكُمُ ٱلَّذِيٓ أُرۡسِلَ إِلَيۡكُمۡ لَمَجۡنُونٞ ٢٧

“Her hâlde size gönderilmiş olan resûlünüz mutlak mecnun” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu