بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَمَا لِأَحَدٍ عِندَهُۥ مِن نِّعْمَةٍ تُجْزَىٰٓ ﴿١٩

Ve onda hiç kimsenin mükâfat edilecek bir nimeti yoktur.

— Elmalılı Hamdi Yazır

O'nun nezdinde, bir kimsenin karşılık olarak verilecek hiç bir nimeti yoktur.

— İbni Kesir

(19-20) O, hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz. (Yaptığı iyiliği) ancak yüce Rabbinin rızasını istediği için (yapar).

— Diyanet İşleri

Onun nezdinde bir kimsenin (Allah tarafından) mükâfat edilecek — hiçbir ni'met (ve minnet) i yokdur,

— Hasan Basri Çantay

O yaptığı iyiliği birinden karşılık görmek için yapmaz.

— Seyyid Kutub

إِلَّا ٱبْتِغَآءَ وَجْهِ رَبِّهِ ٱلْأَعْلَىٰ ﴿٢٠

Ancak Rabbi âlâsının rızasını aramak için verir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ancak yüce Rabbının hoşnudluğunu gözetmek içindir.

— İbni Kesir

(19-20) O, hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz. (Yaptığı iyiliği) ancak yüce Rabbinin rızasını istediği için (yapar).

— Diyanet İşleri

O, (bunu) sırf O çok yüce Rabbinin rızaasını aramak (için yapmışdır).

— Hasan Basri Çantay

Ancak yüce Rabbinin hoşnutluğunu gözeterek yapar.

— Seyyid Kutub

وَلَسَوْفَ يَرْضَىٰ ﴿٢١

Ve elbette o rızaya erecektir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Elbette kendisi de hoşnud olacaktır.

— İbni Kesir

Elbette kendisi de hoşnut olacaktır.

— Diyanet İşleri

Her halde kendisi de ileride hoşnuud olacakdır.

— Hasan Basri Çantay

Elbette kendisi de hoşnut olacaktır.

— Seyyid Kutub

AYARLAR