بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

فَمَن شَآءَ ذَكَرَهُۥ ﴿١٢

Dileyen onu düşünüp öğüt alır.

— Seyyid Kutub

فِى صُحُفٍ مُّكَرَّمَةٍ ﴿١٣

Sahifeler içindedirler, değerli, şanlı.

— Seyyid Kutub

مَّرْفُوعَةٍ مُّطَهَّرَةٍۭ ﴿١٤

Yükseltilen ve tertemiz tutulan (sahifeler)

— Seyyid Kutub

بِأَيْدِى سَفَرَةٍ ﴿١٥

Taşıyıcıların ellerindedirler.

— Seyyid Kutub

كِرَامٍۭ بَرَرَةٍ ﴿١٦

(Allah'a göre) değerli ve çok iyi (yazıcı ve taşıyıcıların).

— Seyyid Kutub

قُتِلَ ٱلْإِنسَٰنُ مَآ أَكْفَرَهُۥ ﴿١٧

Kahrolası insan ne kadar da nankördür.

— Seyyid Kutub

مِنْ أَىِّ شَىْءٍ خَلَقَهُۥ ﴿١٨

Allah onu hangi şeyden yarattı.

— Seyyid Kutub

مِن نُّطْفَةٍ خَلَقَهُۥ فَقَدَّرَهُۥ ﴿١٩

Nutfe (sperm)den. Onu yarattı ve ona biçim verdi.

— Seyyid Kutub

ثُمَّ ٱلسَّبِيلَ يَسَّرَهُۥ ﴿٢٠

Sonra ona yolu kolaylaştırmıştır.

— Seyyid Kutub

ثُمَّ أَمَاتَهُۥ فَأَقْبَرَهُۥ ﴿٢١

Sonra onu öldürdü, kabre koydurdu.

— Seyyid Kutub

ثُمَّ إِذَا شَآءَ أَنشَرَهُۥ ﴿٢٢

Sonra dilediği zaman onu yeniden diriltti.

— Seyyid Kutub

AYARLAR