بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلنَّٰزِعَٰتِ غَرۡقٗا ١

Boğulmuş olanları söküp alanlara andolsun.

– İbni Kesir

وَٱلنَّٰشِطَٰتِ نَشۡطٗا ٢

Canları kolaylıkla alanlara,

– İbni Kesir

وَٱلسَّٰبِحَٰتِ سَبۡحٗا ٣

Yüzüp yüzüp gidenlere,

– İbni Kesir

فَٱلسَّٰبِقَٰتِ سَبۡقٗا ٤

Yarıştıkça yarışanlara,

– İbni Kesir

فَٱلۡمُدَبِّرَٰتِ أَمۡرٗا ٥

Ve işleri yönetenlere,

– İbni Kesir

يَوۡمَ تَرۡجُفُ ٱلرَّاجِفَةُ ٦

O gün; bir sarsıntı sarsar,

– İbni Kesir

تَتۡبَعُهَا ٱلرَّادِفَةُ ٧

Ve peşinden bie başkası gelir.

– İbni Kesir

قُلُوبٞ يَوۡمَئِذٖ وَاجِفَةٌ ٨

O gün kalbler titrer,

– İbni Kesir

أَبۡصَٰرُهَا خَٰشِعَةٞ ٩

Gözler yere döner.

– İbni Kesir

يَقُولُونَ أَءِنَّا لَمَرۡدُودُونَ فِي ٱلۡحَافِرَةِ ١٠

Biz, eski halimize mi döndürüleceğiz? derler.

– İbni Kesir

أَءِذَا كُنَّا عِظَٰمٗا نَّخِرَةٗ ١١

Ufalanmış kemikler olduğumuz vakit mi?

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu