بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّهُۥ لَقَوۡلُ رَسُولٖ كَرِيمٖ ٤٠

O (Kur'an), elbette şerefli bir peygamberin sözüdür.

– Seyyid Kutub

وَمَا هُوَ بِقَوۡلِ شَاعِرٖۚ قَلِيلٗا مَّا تُؤۡمِنُونَ ٤١

O, bir şairin sözü değildir. Ne de az inanıyorsunuz!

– Seyyid Kutub

وَلَا بِقَوۡلِ كَاهِنٖۚ قَلِيلٗا مَّا تَذَكَّرُونَ ٤٢

Bir kâhinin sözü de değildir. Ne kadar da az düşünüyorsunuz!

– Seyyid Kutub

تَنزِيلٞ مِّن رَّبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٤٣

Kur'an alemlerin Rabbinden indirilmiştir.

– Seyyid Kutub

وَلَوۡ تَقَوَّلَ عَلَيۡنَا بَعۡضَ ٱلۡأَقَاوِيلِ ٤٤

Eğer Muhammed, bize karşı ona bazı sözler katmış olsaydı.

– Seyyid Kutub

لَأَخَذۡنَا مِنۡهُ بِٱلۡيَمِينِ ٤٥

Biz onu kuvvetle yakalardık,

– Seyyid Kutub

ثُمَّ لَقَطَعۡنَا مِنۡهُ ٱلۡوَتِينَ ٤٦

Sonra onun şah damarını koparırdık.

– Seyyid Kutub

فَمَا مِنكُم مِّنۡ أَحَدٍ عَنۡهُ حَٰجِزِينَ ٤٧

Hiçbiriniz de onu koruyamazdınız.

– Seyyid Kutub

وَإِنَّهُۥ لَتَذۡكِرَةٞ لِّلۡمُتَّقِينَ ٤٨

Doğrusu Kur'an Allah'a karşı gelmekten sakınanlara bir öğüttür.

– Seyyid Kutub

وَإِنَّا لَنَعۡلَمُ أَنَّ مِنكُم مُّكَذِّبِينَ ٤٩

İçinizde yalanlayanlar bulunduğunu şüphesiz bilmekteyiz.

– Seyyid Kutub

وَإِنَّهُۥ لَحَسۡرَةٌ عَلَى ٱلۡكَٰفِرِينَ ٥٠

Doğrusu Kur ân inkarcılar için bir üzüntüdür.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu