بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّبِينَ ١٣٨

«Biz azaba uğratılacaklar da değiliz».

– Hasan Basri Çantay

فَكَذَّبُوهُ فَأَهْلَكْنَٰهُمْۗ إِنَّ فِى ذَٰلِكَ لَءَايَةًۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ١٣٩

Hulâsa: Onu yalan saydılar da biz de kendilerini helak etdik. Şübhesiz bunda bir ibret vardır elbet. (Fakat) onların çoğu îman ediciler değildir.

– Hasan Basri Çantay

وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ ١٤٠

Hakıykat, senin Rabbin, mutlak gaalibdir, çok esirgeyicidir O.

– Hasan Basri Çantay

كَذَّبَتْ ثَمُودُ ٱلْمُرْسَلِينَ ١٤١

Semud (kavmi de gönderilen) peygamberleri tekzîb etmişdir.

– Hasan Basri Çantay

إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ صَٰلِحٌ أَلَا تَتَّقُونَ ١٤٢

O zamanda ki biraderleri Saalih onlara: «(Allahdan) korkmaz mısınız?» demişdi.

– Hasan Basri Çantay

إِنِّى لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ١٤٣

«Şübhesiz ben size (gönderilmiş) emîn bir peygamberim».

– Hasan Basri Çantay

فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ١٤٤

«Artık Allahdan korkun ve bana itaat edin».

– Hasan Basri Çantay

وَمَآ أَسْـَٔلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍۖ إِنْ أَجْرِىَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ ١٤٥

«Ben buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükâfatım aalemlerin Rabbinden başkasına aaid değildir».

– Hasan Basri Çantay

أَتُتْرَكُونَ فِى مَا هَٰهُنَآ ءَامِنِينَ ١٤٦

«Siz burada (ki nimetlerin içinde) emîn emîn bırakılacak mısınız»?

– Hasan Basri Çantay

فِى جَنَّٰتٍ وَعُيُونٍ ١٤٧

«Bağların, pınarların içinde»,

– Hasan Basri Çantay

وَزُرُوعٍ وَنَخْلٍ طَلْعُهَا هَضِيمٌ ١٤٨

«Ekinlerin ve tomurcukları nâzik, yumuşak hurma ağaçlarının içinde».

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu