بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
وَقُل لِّلَّذِينَ لَا يُؤۡمِنُونَ ٱعۡمَلُواْ عَلَىٰ مَكَانَتِكُمۡ إِنَّا عَٰمِلُونَ ١٢١
İman etmeyenlere de de ki : siz yerinizde sayarak yapacağınızı yapın her halde biz çalışıyoruz.
İnanmayanlara de ki: Elinizden geleni yapın, biz de yapacağız.
İman etmeyenlere de ki: “Elinizden geleni yapın, biz de yapacağız.”
Îman etmeyeceklere de ki: «Elinizden, gücünüzden geleni yapın. Biz de şübhesiz çalışıcılarız».
İnanmayanlara de ki; 'Siz bildiğiniz gibi hareket ediniz, biz de bildiğimiz gibi hareket edelim. '
وَٱنتَظِرُوٓاْ إِنَّا مُنتَظِرُونَ ١٢٢
ᅠVe gözetin herhalde biz gözetiyoruz.
Bekleyin, biz de bekleyeceğiz.
“Bekleyin, biz de bekleyeceğiz.”
«Siz gözetleyin, biz de her halde gözetleyiciyiz».
Bekleyiniz bakalım, biz de bekliyoruz.
وَلِلَّهِ غَيۡبُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَإِلَيۡهِ يُرۡجَعُ ٱلۡأَمۡرُ كُلُّهُۥ فَٱعۡبُدۡهُ وَتَوَكَّلۡ عَلَيۡهِۚ وَمَا رَبُّكَ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعۡمَلُونَ ١٢٣
Bununla beraber göklerin Yerin gaybi, Allah’ın'dır, emrin de hepsi ona irca olunur, yalnız ona ibadet et ve ona tevekkül kıl, Rabbin ne yaptığınızdan ve yapacağınızdan gafil değil.
Göklerin ve yerin gaybı Allah'ındır. Bütün işler O'na döndürülür. Öyleyse O'na ibadet et ve O'na tevekkül et. Rabbın; yaptıklarınızdan gafil değildir.
Göklerin ve yerin gaybını bilmek Allah’a mahsustur. Bütün işler O’na döndürülür. Öyle ise O’na kulluk et ve O’na tevekkül et. Rabbin yaptıklarınızdan habersiz değildir.
«Göklerin ve yerin (sırr-ı) ğaybı Allahındır. Her iş Ona döndürülür, öyle ise Ona ibâdet et, Ona güvenib dayan. Senin Rabbin yapmakda olduğunuz şeylerden gaafil (ve habersiz) değildir».
Göklere ve yere ilişkin bilinmezliklerin (gaybın) bilgisi Allah'ın tekelindedir. Her işin kesin çözüm mercii O'dur. Öyleyse sırf O'na kulluk sun, yalnız O'na dayan; Rabbın onların neler yaptıklarından habersiz değildir.