بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَتَوَاصَوۡاْ بِهِۦۚ بَلۡ هُمۡ قَوۡمٞ طَاغُونَ ٥٣

Bunu birbirlerine tavsiye mi ettiler! Hayır, onlar azgın kavimler.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

فَتَوَلَّ عَنۡهُمۡ فَمَآ أَنتَ بِمَلُومٖ ٥٤

Onun için onlardan yüz çevir, artık sen kınanacak değilsin!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَذَكِّرۡ فَإِنَّ ٱلذِّكۡرَىٰ تَنفَعُ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ ٥٥

Bununla beraber öğüt vermeye devam et; çünkü öğüt müminlere fayda verir.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَمَا خَلَقۡتُ ٱلۡجِنَّ وَٱلۡإِنسَ إِلَّا لِيَعۡبُدُونِ ٥٦

Ben cinleri ve insanlan ancak Bana kulluk etsinler diye yarattım.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

مَآ أُرِيدُ مِنۡهُم مِّن رِّزۡقٖ وَمَآ أُرِيدُ أَن يُطۡعِمُونِ ٥٧

Ben onlardan bir rızık istemiyorum. Bana yemek yedirmelerini de istemiyorum.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلرَّزَّاقُ ذُو ٱلۡقُوَّةِ ٱلۡمَتِينُ ٥٨

Şüphesiz Allah, rızık veren, sarsılmaz kuvvet sahibi O'dur.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

فَإِنَّ لِلَّذِينَ ظَلَمُواْ ذَنُوبٗا مِّثۡلَ ذَنُوبِ أَصۡحَٰبِهِمۡ فَلَا يَسۡتَعۡجِلُونِ ٥٩

Onun için muhakkak o zulmedenlere arkadaşlarının payı gibi, dolgun bir pay vardır, şimdi onu acele istemesinler!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

فَوَيۡلٞ لِّلَّذِينَ كَفَرُواْ مِن يَوۡمِهِمُ ٱلَّذِي يُوعَدُونَ ٦٠

Artık o tehdit edildikleri günlerin azabından vay o küfredenlere!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00