بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَلَمَّا فَتَحُواْ مَتَٰعَهُمْ وَجَدُواْ بِضَٰعَتَهُمْ رُدَّتْ إِلَيْهِمْۖ قَالُواْ يَٰٓأَبَانَا مَا نَبْغِىۖ هَٰذِهِۦ بِضَٰعَتُنَا رُدَّتْ إِلَيْنَاۖ وَنَمِيرُ أَهْلَنَا وَنَحْفَظُ أَخَانَا وَنَزْدَادُ كَيْلَ بَعِيرٍۖ ذَٰلِكَ كَيْلٌ يَسِيرٌ ﴿٦٥

Yüklerini açyıkları vakit; karşılık olarak götürdüklerinin kendilerine iade edilmiş olduğunu gördüler. Dediler ki: Ey babamız, daha ne isteriz, işte mallarımız da bize geri verilmiş, onunla ailemize yine zahire getiririz. Kardeşimizi koruruz ve bir deve yükü zahire artırırız. Esasen bu, az bir ölçektir.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu