بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
لَّا يَمَسُّهُۥٓ إِلَّا ٱلۡمُطَهَّرُونَ ٧٩
ona tertemiz temizlenmiş olanlardan başkası el süremez.
Ona sadece tertemiz kimseler el sürebilir.
Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir.
تَنزِيلٞ مِّن رَّبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٨٠
Rabbü’l-âlemîn’den indirilmedir.
O, Allah tarafından indirilmiştir.
Âlemlerin Rabb'inden indirilmedir.
أَفَبِهَٰذَا ٱلۡحَدِيثِ أَنتُم مُّدۡهِنُونَ ٨١
Şimdi bu kelâma siz yağ mı süreceksiniz?
Şimdi siz bu sözü bu mesajı hafife mi alıyorsunuz?
Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah'ın verdiği rızka O'nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz?
وَتَجۡعَلُونَ رِزۡقَكُمۡ أَنَّكُمۡ تُكَذِّبُونَ ٨٢
Ve rızkınızı tekzîbiniz mi kılacaksınız?
Yalanlamayı kendinize rızık ve ileriye dönük birikim mi yapıyorsunuz?
Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah'ın verdiği rızka O'nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz?
فَلَوۡلَآ إِذَا بَلَغَتِ ٱلۡحُلۡقُومَ ٨٣
O hâlde haydiseniz a can hulkūma geldiği vakit
Canın boğaza dayandığı an var ya,
Can boğaza geldiğinde, onu geri döndürsenize!
وَأَنتُمۡ حِينَئِذٖ تَنظُرُونَ ٨٤
ki siz o vakit bakar durursunuz.
O sırada sizler gözlerinizi o can çekişen adama dikersiniz.
Oysa siz o zaman bakıp durursunuz.
وَنَحۡنُ أَقۡرَبُ إِلَيۡهِ مِنكُمۡ وَلَٰكِن لَّا تُبۡصِرُونَ ٨٥
Biz ise ona sizden yakınızdır velâkin görmezsiniz.
Biz ona sizden daha yakınız, ama siz göremezsiniz.
Biz ise ona sizden daha yakınız. Fakat siz göremezsiniz.
فَلَوۡلَآ إِن كُنتُمۡ غَيۡرَ مَدِينِينَ ٨٦
Evet, haydiseniz a dine boyun eğmeyecek,
Eğer yeniden diriltilip hesaba çekilmeyecekseniz,
Eğer hesaba çekilmeyecekseniz ve doğru söyleyenler iseniz, onu geri döndürsenize!
تَرۡجِعُونَهَآ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ ٨٧
cezâ çekmeyecekseniz, onu geri çevirseniz a, davanızda doğru iseniz.
Eğer söylediğiniz doğru ise o çıkmak üzere olan canı geriye döndürsenize!
Eğer hesaba çekilmeyecekseniz ve doğru söyleyenler iseniz, onu geri döndürsenize!
فَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلۡمُقَرَّبِينَ ٨٨
Amma o mukarrebînden ise artık
Eğer ölmek üzere olan kişi Allah'a yakın olanlardan ise;
Fakat (ölen kişi) Allah'a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.
فَرَوۡحٞ وَرَيۡحَانٞ وَجَنَّتُ نَعِيمٖ ٨٩
bir revh u reyhân ve bir cennet-i na‘îm.
Esenlik, hoş kokulu çiçekler ve bol nimetli cennet onu bekliyor
Fakat (ölen kişi) Allah'a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.