056 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَفَرَءَيۡتُم مَّا تَحۡرُثُونَ ٦٣

Şimdi gördünüz mü, o ektiğiniz tohumu?

– Ali Fikri Yavuz

ءَأَنتُمۡ تَزۡرَعُونَهُۥٓ أَمۡ نَحۡنُ ٱلزَّٰرِعُونَ ٦٤

Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa biz miyiz bitiren?

– Ali Fikri Yavuz

لَوۡ نَشَآءُ لَجَعَلۡنَٰهُ حُطَٰمٗا فَظَلۡتُمۡ تَفَكَّهُونَ ٦٥

Dileseydik o ekini çörçöp haline getirirdik de şöyle gevelerdiniz:

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّا لَمُغۡرَمُونَ ٦٦

“-Doğrusu biz çok ziyandayız.

– Ali Fikri Yavuz

بَلۡ نَحۡنُ مَحۡرُومُونَ ٦٧

Daha doğrusu (beklediğimiz mahsule karşılık) büsbütün mahrumuz.”

– Ali Fikri Yavuz

أَفَرَءَيۡتُمُ ٱلۡمَآءَ ٱلَّذِي تَشۡرَبُونَ ٦٨

Şimdi içmekte olduğunuz suyu bildirin bana:

– Ali Fikri Yavuz

ءَأَنتُمۡ أَنزَلۡتُمُوهُ مِنَ ٱلۡمُزۡنِ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡمُنزِلُونَ ٦٩

Onu buluttan siz mi indirdiniz, yoksa biz miyiz indiren?

– Ali Fikri Yavuz

لَوۡ نَشَآءُ جَعَلۡنَٰهُ أُجَاجٗا فَلَوۡلَا تَشۡكُرُونَ ٧٠

Dileseydik onu acı bir su yapardık. O halde (bu türlü nimetlere karşı Allah’a) şükretseniz ya...

– Ali Fikri Yavuz

أَفَرَءَيۡتُمُ ٱلنَّارَ ٱلَّتِي تُورُونَ ٧١

Şimdi çakıp yakmakta olduğunuz ateşi bana haber verin:

– Ali Fikri Yavuz

ءَأَنتُمۡ أَنشَأۡتُمۡ شَجَرَتَهَآ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡمُنشِـُٔونَ ٧٢

Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa biz miyiz yaratan?

– Ali Fikri Yavuz

نَحۡنُ جَعَلۡنَٰهَا تَذۡكِرَةٗ وَمَتَٰعٗا لِّلۡمُقۡوِينَ ٧٣

Biz bu ateşi, (cehennem ateşine) bir ibret ve sahradaki yolculara bir menfaat kıldık.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu