056 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَثُلَّةٞ مِّنَ ٱلۡأٓخِرِينَ ٤٠

Bir çoğu da sonraki (ahir zaman peygamberine bağlı) ümmetlerdendir.

– Ali Fikri Yavuz

وَأَصۡحَٰبُ ٱلشِّمَالِ مَآ أَصۡحَٰبُ ٱلشِّمَالِ ٤١

Solcular ise, onlar ne acıklı durumdalar!...

– Ali Fikri Yavuz

فِي سَمُومٖ وَحَمِيمٖ ٤٢

Onlar ateşin alevi ve kaynar su içindedirler.

– Ali Fikri Yavuz

وَظِلّٖ مِّن يَحۡمُومٖ ٤٣

Bir de üzerlerinde cehennemin kapkara dumanı olan bir gölge var...

– Ali Fikri Yavuz

لَّا بَارِدٖ وَلَا كَرِيمٍ ٤٤

O gölge ne serindir, ne mülâyim...

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُمۡ كَانُواْ قَبۡلَ ذَٰلِكَ مُتۡرَفِينَ ٤٥

Çünkü onlar, bundan önce (dünyada) zevklerine düşkündüler;

– Ali Fikri Yavuz

وَكَانُواْ يُصِرُّونَ عَلَى ٱلۡحِنثِ ٱلۡعَظِيمِ ٤٦

Ve en büyük günah (Allah’a ortak koşmak) üzerinde ısrar ediyorlardı...

– Ali Fikri Yavuz

وَكَانُواْ يَقُولُونَ أَئِذَا مِتۡنَا وَكُنَّا تُرَابٗا وَعِظَٰمًا أَءِنَّا لَمَبۡعُوثُونَ ٤٧

Bir de diyorlardı ki: “- Öldüğümüz ve bir toprak, bir yığın kemik olduğumuz vakit mi, hakikaten biz mi dirilecek mişiz?

– Ali Fikri Yavuz

أَوَءَابَآؤُنَا ٱلۡأَوَّلُونَ ٤٨

Evvelki atalarımızda mı?”

– Ali Fikri Yavuz

قُلۡ إِنَّ ٱلۡأَوَّلِينَ وَٱلۡأٓخِرِينَ ٤٩

(Ey Rasûlüm, o münkirlere) söyle: “- Muhakkak bütün evvelkiler ve sonrakiler,

– Ali Fikri Yavuz

لَمَجۡمُوعُونَ إِلَىٰ مِيقَٰتِ يَوۡمٖ مَّعۡلُومٖ ٥٠

Belirli bir günün muayyen vaktinde çaresiz toplanacaklardır.”

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu