بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

إِنَّ ٱللَّهَ ٱشْتَرَىٰ مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ أَنفُسَهُمْ وَأَمْوَٰلَهُم بِأَنَّ لَهُمُ ٱلْجَنَّةَۚ يُقَٰتِلُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَيَقْتُلُونَ وَيُقْتَلُونَۖ وَعْدًا عَلَيْهِ حَقًّا فِى ٱلتَّوْرَىٰةِ وَٱلْإِنجِيلِ وَٱلْقُرْءَانِۚ وَمَنْ أَوْفَىٰ بِعَهْدِهِۦ مِنَ ٱللَّهِۚ فَٱسْتَبْشِرُواْ بِبَيْعِكُمُ ٱلَّذِى بَايَعْتُم بِهِۦۚ وَذَٰلِكَ هُوَ ٱلْفَوْزُ ٱلْعَظِيمُ ﴿١١١

Şübhesiz ki Allah hak yolunda (muhaarebe ederek düşmanları) öldürmekde, kendileri de öldürülmekte olan mü'minlerin canlarını ve mallarını — kendilerine cennet (vermek) mukaabilinde — satın almışdık (Onun) Tevratda, Incîlde ve Kur'anda (zikr olunan bu va'di) kendi üzerinde hak (ve kat'î) bir va'ddir. Allah kadar ahdine vefa eden kimdir? O halde (ey mü'minler) yapmış olduğunuz bu alış verişden dolayı sevinin. Bu, en büyük seâdetdir.

— Hasan Basri Çantay

AYARLAR