026 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَجُمِعَ ٱلسَّحَرَةُ لِمِيقَٰتِ يَوۡمٖ مَّعۡلُومٖ ٣٨

Bu suretle mâlum bir gün mîkāt tâyin olunarak sihirbazlar cemʿ olundu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَقِيلَ لِلنَّاسِ هَلۡ أَنتُم مُّجۡتَمِعُونَ ٣٩

Ve halka “siz toplu musunuz?” denildi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَعَلَّنَا نَتَّبِعُ ٱلسَّحَرَةَ إِن كَانُواْ هُمُ ٱلۡغَٰلِبِينَ ٤٠

“Sanırız bizler sihirbazlara tâbiʿ olacağız, şayet onlar olursa gālibler”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَمَّا جَآءَ ٱلسَّحَرَةُ قَالُواْ لِفِرۡعَوۡنَ أَئِنَّ لَنَا لَأَجۡرًا إِن كُنَّا نَحۡنُ ٱلۡغَٰلِبِينَ ٤١

Derken vaktâ ki sihirbazlar geldiler, Firavun’a “elbette biz gālib gelirsek bize mutlak ecir var ya?” dediler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ نَعَمۡ وَإِنَّكُمۡ إِذٗا لَّمِنَ ٱلۡمُقَرَّبِينَ ٤٢

“Evet” dedi, “hem siz o vakit muhakkak mukarrebîndensiniz”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ لَهُم مُّوسَىٰٓ أَلۡقُواْ مَآ أَنتُم مُّلۡقُونَ ٤٣

Mûsâ onlara “atın” dedi, “siz ne atacaksanız”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَلۡقَوۡاْ حِبَالَهُمۡ وَعِصِيَّهُمۡ وَقَالُواْ بِعِزَّةِ فِرۡعَوۡنَ إِنَّا لَنَحۡنُ ٱلۡغَٰلِبُونَ ٤٤

Hemen iplerini ve sopalarını ortaya attılar ve “Firavun’un izzeti hakkı için elbette biz gālibiz, şüphesiz” dediler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَلۡقَىٰ مُوسَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ تَلۡقَفُ مَا يَأۡفِكُونَ ٤٥

Mûsâ da asâsını koyuverdi, bir de baktılar ki o, her ne dolap çeviriyorlarsa yutuyor.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأُلۡقِيَ ٱلسَّحَرَةُ سَٰجِدِينَ ٤٦

Derhâl sihirbazlar secdeye kapandılar:

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالُوٓاْ ءَامَنَّا بِرَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٤٧

“İman ettik Rabbü’l-âlemîn’e,

– Elmalılı Hamdi Yazır

رَبِّ مُوسَىٰ وَهَٰرُونَ ٤٨

Mûsâ ve Hârûn’un Rabbine” dediler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu