091 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلۡقَمَرِ إِذَا تَلَىٰهَا ٢

(Güneş batarken) ona tabi olduğu zaman aya,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلنَّهَارِ إِذَا جَلَّىٰهَا ٣

Güneş gündüzü açıb aydınlattığı zaman gündüze,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّيۡلِ إِذَا يَغۡشَىٰهَا ٤

Ziyasını örtüb bürüdüğü zaman geceye,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلسَّمَآءِ وَمَا بَنَىٰهَا ٥

Göğe ve onu bina edene,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا طَحَىٰهَا ٦

Arza ve onu döşeyene,

– Ali Fikri Yavuz

وَنَفۡسٖ وَمَا سَوَّىٰهَا ٧

Nefse ve onu (insan biçiminde) düzenleyene;

– Ali Fikri Yavuz

فَأَلۡهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقۡوَىٰهَا ٨

Sonra da o nefse, isyanını ve itaatını öğretene ki,

– Ali Fikri Yavuz

قَدۡ أَفۡلَحَ مَن زَكَّىٰهَا ٩

Muhakak (Allah’ın küfür ve isyandan) temizlediği nefis kurtulmuştur.

– Ali Fikri Yavuz

وَقَدۡ خَابَ مَن دَسَّىٰهَا ١٠

Ve hüsrana uğramıştır, (Allah’ın) azdırdığı kimse...

– Ali Fikri Yavuz

كَذَّبَتۡ ثَمُودُ بِطَغۡوَىٰهَآ ١١

Semûd kavmi, inkâr etti azgınlığından.

– Ali Fikri Yavuz

إِذِ ٱنۢبَعَثَ أَشۡقَىٰهَا ١٢

O vakit (Semûd kavminin) en azılısı, (bir mucize olarak kayadan çıkarılan Allah’ın devesini öldürmek için) fırlayınca;

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu