بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَٱلْقَوَٰعِدُ مِنَ ٱلنِّسَآءِ ٱلَّٰتِى لَا يَرْجُونَ نِكَاحًا فَلَيْسَ عَلَيْهِنَّ جُنَاحٌ أَن يَضَعْنَ ثِيَابَهُنَّ غَيْرَ مُتَبَرِّجَٰتٍۭ بِزِينَةٍۖ وَأَن يَسْتَعْفِفْنَ خَيْرٌ لَّهُنَّۗ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ ﴿٦٠

Kadınlardan hayızdan, evlâddan kesilmiş, artık nikâha ümîdleri kalmamış (olan ihtiyarlara gelince: gizli) zînet (mahalleri) ni erkeklere göstermemeleri şartiyle (dış) rubalarını bırakmalarında onlar için bir günâh yokdur. (Bununla beraber bundan da) sakınmaları (ve örtünmeleri) kendileri için daha hayırlıdır. Allah, hakkıyle işiden, hakkıyle bilendir.

— Hasan Basri Çantay

AYARLAR