بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلۡمُؤۡتَفِكَةَ أَهۡوَىٰ ٥٣

(53-54) Mü'tefike'yi de yerlere atıverdi. Artık onların yurdlarını kaplayan kapladı.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَغَشَّىٰهَا مَا غَشَّىٰ ٥٤

(53-54) Mü'tefike'yi de yerlere atıverdi. Artık onların yurdlarını kaplayan kapladı.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكَ تَتَمَارَىٰ ٥٥

(55-56) Artık Rabbin hangi nîmetlerinde şek edersin? İşte bu da evvelki korkutuculardan bir korkutucudur.

– Ömer Nasuhi Bilmen

هَٰذَا نَذِيرٞ مِّنَ ٱلنُّذُرِ ٱلۡأُولَىٰٓ ٥٦

(55-56) Artık Rabbin hangi nîmetlerinde şek edersin? İşte bu da evvelki korkutuculardan bir korkutucudur.

– Ömer Nasuhi Bilmen

أَزِفَتِ ٱلۡأٓزِفَةُ ٥٧

(57-58) Saat yaklaştı Kıyamet tekarrüb etti. Onun için Allah Teâlâ'dan başka yoktur bir açıcı.

– Ömer Nasuhi Bilmen

لَيۡسَ لَهَا مِن دُونِ ٱللَّهِ كَاشِفَةٌ ٥٨

(57-58) Saat yaklaştı Kıyamet tekarrüb etti. Onun için Allah Teâlâ'dan başka yoktur bir açıcı.

– Ömer Nasuhi Bilmen

أَفَمِنۡ هَٰذَا ٱلۡحَدِيثِ تَعۡجَبُونَ ٥٩

(59-60) Şimdi siz bu kelâmdan mı teaccüb ediyorsunuz? Ve gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

– Ömer Nasuhi Bilmen

وَتَضۡحَكُونَ وَلَا تَبۡكُونَ ٦٠

(59-60) Şimdi siz bu kelâmdan mı teaccüb ediyorsunuz? Ve gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

– Ömer Nasuhi Bilmen

وَأَنتُمۡ سَٰمِدُونَ ٦١

Ve halbuki siz gâfillersiniz

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَٱسۡجُدُواْۤ لِلَّهِۤ وَٱعۡبُدُواْ۩ ٦٢

Artık Allah için secde ediniz ve ibadette bulununuz.

– Ömer Nasuhi Bilmen

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00