079 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلسَّٰبِحَٰتِ سَبۡحٗا ٣

(3-4) Ve sür'atle yüzenlere. Ve çabukça ileri geçenlere.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَٱلسَّٰبِقَٰتِ سَبۡقٗا ٤

(3-4) Ve sür'atle yüzenlere. Ve çabukça ileri geçenlere.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَٱلۡمُدَبِّرَٰتِ أَمۡرٗا ٥

(5-6) Hangi bir mühim işi tedbir edenlere. O gün sarsılacak, sarsılacaktır.

– Ömer Nasuhi Bilmen

يَوۡمَ تَرۡجُفُ ٱلرَّاجِفَةُ ٦

(5-6) Hangi bir mühim işi tedbir edenlere. O gün sarsılacak, sarsılacaktır.

– Ömer Nasuhi Bilmen

تَتۡبَعُهَا ٱلرَّادِفَةُ ٧

(7-8) O sarsanın ardından biri de gelecektir. Kalpler o günde pek muztariptir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

قُلُوبٞ يَوۡمَئِذٖ وَاجِفَةٌ ٨

(7-8) O sarsanın ardından biri de gelecektir. Kalpler o günde pek muztariptir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

أَبۡصَٰرُهَا خَٰشِعَةٞ ٩

Onların gözleri de pek zelilane bir vaziyettedir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

يَقُولُونَ أَءِنَّا لَمَرۡدُودُونَ فِي ٱلۡحَافِرَةِ ١٠

Derler ki: «Biz mi hayata hakikaten döndürülmüş kimseler olacağız?»

– Ömer Nasuhi Bilmen

أَءِذَا كُنَّا عِظَٰمٗا نَّخِرَةٗ ١١

«Biz mi çürümüş kemikler olduğumuz zaman?»

– Ömer Nasuhi Bilmen

قَالُواْ تِلۡكَ إِذٗا كَرَّةٌ خَاسِرَةٞ ١٢

(12-13) Dediler ki: «Bu, o halde ziyanlı bir dönüş.» Fakat şüphe yok ki o, bir tek sayhadır.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَإِنَّمَا هِيَ زَجۡرَةٞ وَٰحِدَةٞ ١٣

(12-13) Dediler ki: «Bu, o halde ziyanlı bir dönüş.» Fakat şüphe yok ki o, bir tek sayhadır.

– Ömer Nasuhi Bilmen

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu