بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ وَءَامَنُواْ بِمَا نُزِّلَ عَلَىٰ مُحَمَّدٖ وَهُوَ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّهِمۡ كَفَّرَ عَنۡهُمۡ سَيِّـَٔاتِهِمۡ وَأَصۡلَحَ بَالَهُمۡ ٢
Ve o kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular ve Muhammed'e indirilene de inandılar ki o, Rablerinden (gelen) bir mahz-ı hakikattır. Allah Teâlâ da onlardan kusurlarını örtmüştür ve hallerini ıslah etmiştir.
ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ ٱتَّبَعُواْ ٱلۡبَٰطِلَ وَأَنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱتَّبَعُواْ ٱلۡحَقَّ مِن رَّبِّهِمۡۚ كَذَٰلِكَ يَضۡرِبُ ٱللَّهُ لِلنَّاسِ أَمۡثَٰلَهُمۡ ٣
Bunun sebebi şudur ki, şüphe yok, kâfir olanlar bâtıla tâbi olmuşlardır, imân edenler de Rablerinden gelen hakka tâbi bulunmuşlardır. İşte Allah, nâsa hallerini böylece beyan eder.
فَإِذَا لَقِيتُمُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَضَرۡبَ ٱلرِّقَابِ حَتَّىٰٓ إِذَآ أَثۡخَنتُمُوهُمۡ فَشُدُّواْ ٱلۡوَثَاقَ فَإِمَّا مَنَّۢا بَعۡدُ وَإِمَّا فِدَآءً حَتَّىٰ تَضَعَ ٱلۡحَرۡبُ أَوۡزَارَهَاۚ ذَٰلِكَۖ وَلَوۡ يَشَآءُ ٱللَّهُ لَٱنتَصَرَ مِنۡهُمۡ وَلَٰكِن لِّيَبۡلُوَاْ بَعۡضَكُم بِبَعۡضٖۗ وَٱلَّذِينَ قُتِلُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ فَلَن يُضِلَّ أَعۡمَٰلَهُمۡ ٤
İmdi kâfir olanlar ile (muharebede) karşılaştığınız zaman hemen boyunlarını vurunuz, nihâyet onların kanlarını ziyâdesiyle döktüğünüz vakit artık bukağıyı sıkıca bağlayın, sonra da (onları) ya meccanen azad edersiniz veya bir bedel mukabilinde serbest bırakırsınız. Tâ ki, savaş ağırlıklarını atıversin. Emir böyledir. Ve eğer Allah dilese, elbette onlardan (muharebesiz de) intikam almış olurdu. Velakin bazınızı bazınız ile imtihan etmesi için, böyle savaş ile emretmiştir. Ve o kimseler ki, Allah yolunda öldürülmüşlerdir, elbette (Allah) onların amellerini zayi kılmayacaktır.
سَيَهۡدِيهِمۡ وَيُصۡلِحُ بَالَهُمۡ ٥
(5-7) (Allah Teâlâ, o mücahitleri) Hidâyete kavuşturacaktır ve onların hallerini ıslah buyuracaktır. Ve onları cennete girdirir. Onu kendilerine bildirmiştir. Ey imân etmiş olanlar! Eğer siz Allah için yardım ederseniz size nusret verir ve ayaklarınızı sabit kılar.
وَيُدۡخِلُهُمُ ٱلۡجَنَّةَ عَرَّفَهَا لَهُمۡ ٦
(5-7) (Allah Teâlâ, o mücahitleri) Hidâyete kavuşturacaktır ve onların hallerini ıslah buyuracaktır. Ve onları cennete girdirir. Onu kendilerine bildirmiştir. Ey imân etmiş olanlar! Eğer siz Allah için yardım ederseniz size nusret verir ve ayaklarınızı sabit kılar.
يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِن تَنصُرُواْ ٱللَّهَ يَنصُرۡكُمۡ وَيُثَبِّتۡ أَقۡدَامَكُمۡ ٧
(5-7) (Allah Teâlâ, o mücahitleri) Hidâyete kavuşturacaktır ve onların hallerini ıslah buyuracaktır. Ve onları cennete girdirir. Onu kendilerine bildirmiştir. Ey imân etmiş olanlar! Eğer siz Allah için yardım ederseniz size nusret verir ve ayaklarınızı sabit kılar.
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَتَعۡسٗا لَّهُمۡ وَأَضَلَّ أَعۡمَٰلَهُمۡ ٨
Ve o kimseler ki, kâfir oldular. Artık helâk onlara! Ve onların amellerini iptâl etmiştir.
ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمۡ كَرِهُواْ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأَحۡبَطَ أَعۡمَٰلَهُمۡ ٩
(9-11) O öyledir, çünkü, şüphesiz onlar, Allah'ın indirdiğini kerih gördüler. Artık (Allah da) Onların amellerini iptâl etti. Yeryüzünde gezmediler mi ki, bakıversinler, kendilerinden evvelkilerin akıbetleri nasıl olmuş! Allah onların üzerlerine kahretmiş ve kâfirler için de onların emsali vardır. Şunun için ki, muhakkak Allah, imân edenlerin mevlâsıdır ve şüphe yok ki, kâfirlere gelince onlar için mevlâ yoktur.
۞ أَفَلَمۡ يَسِيرُواْ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَيَنظُرُواْ كَيۡفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡۖ دَمَّرَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمۡۖ وَلِلۡكَٰفِرِينَ أَمۡثَٰلُهَا ١٠
(9-11) O öyledir, çünkü, şüphesiz onlar, Allah'ın indirdiğini kerih gördüler. Artık (Allah da) Onların amellerini iptâl etti. Yeryüzünde gezmediler mi ki, bakıversinler, kendilerinden evvelkilerin akıbetleri nasıl olmuş! Allah onların üzerlerine kahretmiş ve kâfirler için de onların emsali vardır. Şunun için ki, muhakkak Allah, imân edenlerin mevlâsıdır ve şüphe yok ki, kâfirlere gelince onlar için mevlâ yoktur.
ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ مَوۡلَى ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَأَنَّ ٱلۡكَٰفِرِينَ لَا مَوۡلَىٰ لَهُمۡ ١١
(9-11) O öyledir, çünkü, şüphesiz onlar, Allah'ın indirdiğini kerih gördüler. Artık (Allah da) Onların amellerini iptâl etti. Yeryüzünde gezmediler mi ki, bakıversinler, kendilerinden evvelkilerin akıbetleri nasıl olmuş! Allah onların üzerlerine kahretmiş ve kâfirler için de onların emsali vardır. Şunun için ki, muhakkak Allah, imân edenlerin mevlâsıdır ve şüphe yok ki, kâfirlere gelince onlar için mevlâ yoktur.
إِنَّ ٱللَّهَ يُدۡخِلُ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ جَنَّٰتٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُۖ وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ يَتَمَتَّعُونَ وَيَأۡكُلُونَ كَمَا تَأۡكُلُ ٱلۡأَنۡعَٰمُ وَٱلنَّارُ مَثۡوٗى لَّهُمۡ ١٢
Şüphe yok ki Allah imân eden ve sâlih sâlih amellerde bulunan kimseleri altlarından ırmaklar akan cennetlere girdirecektir ve o kimseler ki, kâfir olmuşlardır, menfaatlenirler ve hayvanların yedikleri gibi yerler ve ateş ise onlar için bir yurddur.