070 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلَّذِينَ فِيٓ أَمۡوَٰلِهِمۡ حَقّٞ مَّعۡلُومٞ ٢٤

Onlar ki, mallarında belirli bir hak vardır:

– Ali Fikri Yavuz

لِّلسَّآئِلِ وَٱلۡمَحۡرُومِ ٢٥

Hem dilenen, hem de iffetinden dilenemiyen için...

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِينَ يُصَدِّقُونَ بِيَوۡمِ ٱلدِّينِ ٢٦

Onlar ki, hesap gününü tasdik ederler.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِينَ هُم مِّنۡ عَذَابِ رَبِّهِم مُّشۡفِقُونَ ٢٧

Onlar ki, Rablerinin azabından korkarlar;

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّ عَذَابَ رَبِّهِمۡ غَيۡرُ مَأۡمُونٖ ٢٨

Çünkü Rablerinin azabından emin bulunulmaz.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِينَ هُمۡ لِفُرُوجِهِمۡ حَٰفِظُونَ ٢٩

Onlar ki, avret yerlerini korurlar,

– Ali Fikri Yavuz

إِلَّا عَلَىٰٓ أَزۡوَٰجِهِمۡ أَوۡ مَا مَلَكَتۡ أَيۡمَٰنُهُمۡ فَإِنَّهُمۡ غَيۡرُ مَلُومِينَ ٣٠

Ancak zevcelerine ve cariyelerine müstesna... Çünkü onlar (bunlarda) kınanmazlar.

– Ali Fikri Yavuz

فَمَنِ ٱبۡتَغَىٰ وَرَآءَ ذَٰلِكَ فَأُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡعَادُونَ ٣١

Fakat bundan (zevce ve cariyelerden) ötesini arayanlar, işte onlar haddi aşanlardır.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِينَ هُمۡ لِأَمَٰنَٰتِهِمۡ وَعَهۡدِهِمۡ رَٰعُونَ ٣٢

Onlar ki, emanetlerine ve verdikleri söze riayet edenler,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِينَ هُم بِشَهَٰدَٰتِهِمۡ قَآئِمُونَ ٣٣

Onlar ki, şahidliklerinde dürüstlük yaparlar,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِينَ هُمۡ عَلَىٰ صَلَاتِهِمۡ يُحَافِظُونَ ٣٤

Onlar ki, namazlarını gözetirler, (şartlarına riayet ederek gereği üzere devamlı olarak kılarlar),

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu