بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
فَٱصۡدَعۡ بِمَا تُؤۡمَرُ وَأَعۡرِضۡ عَنِ ٱلۡمُشۡرِكِينَ ٩٤
Şimdi sen her ne ile emrolunuyorsan kafalarına çatlat ve müşriklere aldırma.
Sana buyurulanı açıktan açığa bildir. Ve müşriklere aldırış etme.
Ey Muhammed! Şimdi sen, sana emrolunanı açıkça ortaya koy ve Allah'a ortak koşanlara aldırış etme.
إِنَّا كَفَيۡنَٰكَ ٱلۡمُسۡتَهۡزِءِينَ ٩٥
Her hâlde Biz sana o müstehzîlerin hakkından geliriz.
O istihzacılara karşı muhakkak ki biz sana yeteriz.
Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilah edinen alaycılara karşı sana yeteriz. İlerde bilecekler.
ٱلَّذِينَ يَجۡعَلُونَ مَعَ ٱللَّهِ إِلَٰهًا ءَاخَرَۚ فَسَوۡفَ يَعۡلَمُونَ ٩٦
Allah ile beraber diğer ilâh tutan o herifler yarın bilirler.
Onlar ki Allah’la beraber başka bir tanrı tanırlar. Onlar yakında bileceklerdir.
Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilah edinen alaycılara karşı sana yeteriz. İlerde bilecekler.
وَلَقَدۡ نَعۡلَمُ أَنَّكَ يَضِيقُ صَدۡرُكَ بِمَا يَقُولُونَ ٩٧
Celâlim hakkı için biliyoruz ki onların tefevvühâtına senin cidden göğsün daralıyor.
Andolsun ki onların dediklerinden göğsünün daraldığını biliyoruz.
Andolsun, onların söyledikleri şeylerden dolayı göğsünün daraldığını biliyoruz.
فَسَبِّحۡ بِحَمۡدِ رَبِّكَ وَكُن مِّنَ ٱلسَّٰجِدِينَ ٩٨
O hâlde Rabbine hamdile tesbih et ve secdekârlardan ol.
Sen hemen Rabbini hamd ile tesbih et. Ve secde edenlerden ol.
O halde Rabbini hamd ile tesbih et (yücelt) ve secde edenlerden ol.
وَٱعۡبُدۡ رَبَّكَ حَتَّىٰ يَأۡتِيَكَ ٱلۡيَقِينُ ٩٩
Ve Rabbine kulluk yap, tâ sana o yakīn gelene kadar.
Ve sana «yakîn» gelinceye kadar Rabbine ibadet et.
Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et.