بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَمَا خَلَقۡنَا ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَآ إِلَّا بِٱلۡحَقِّۗ وَإِنَّ ٱلسَّاعَةَ لَأٓتِيَةٞۖ فَٱصۡفَحِ ٱلصَّفۡحَ ٱلۡجَمِيلَ ٨٥

Öyle ya biz Samavât-ü arzı ve mabeynlerini ancak hakkile halkettik ve elbette saat muhakkak gelecek, şimdi sen safhı cemil ile muamele et. Çünkü Rabbin o öyle hallâk öyle Alim Celâlim Hakk’ı için sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve Kur'an-ı azımi verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Biz gökleri, yeri ve ikisi arasındaki varlıkları bir gerekçeye dayalı olarak yarattık, boşuna yaratmadık. Kıyamet anı kesinlikle gelecektir. O halde onların küstahlıklarını soylu bir umursamazlıkla karşıla.

– Seyyid Kutub

Biz, gökleri, yeri ve her ikisi arasında bulunanları ancak hakka ve hikmete uygun olarak yarattık. Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Sen şimdi güzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et.

– Diyanet İşleri

إِنَّ رَبَّكَ هُوَ ٱلۡخَلَّٰقُ ٱلۡعَلِيمُ ٨٦

Öyle ya biz Samavât-ü arzı ve mabeynlerini ancak hakkile halkettik ve elbette saat muhakkak gelecek, şimdi sen safhı cemil ile muamele et. Çünkü Rabbin o öyle hallâk öyle Alim Celâlim Hakk’ı için sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve Kur'an-ı azımi verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Her şeyi yaratan ve her şeyi bilen Rabbindir.

– Seyyid Kutub

Şüphesiz, Rabbin hakkıyla yaratanın (ve her şeyi) bilenin ta kendisidir.

– Diyanet İşleri

وَلَقَدۡ ءَاتَيۡنَٰكَ سَبۡعٗا مِّنَ ٱلۡمَثَانِي وَٱلۡقُرۡءَانَ ٱلۡعَظِيمَ ٨٧

Öyle ya biz Samavât-ü arzı ve mabeynlerini ancak hakkile halkettik ve elbette saat muhakkak gelecek, şimdi sen safhı cemil ile muamele et. Çünkü Rabbin o öyle hallâk öyle Alim Celâlim Hakk’ı için sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve Kur'an-ı azımi verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Gerçekten sana sürekli tekrarlanan yedi ayetli Fatiha suresini ve yüce Kur'an'ı verdik.

– Seyyid Kutub

Andolsun, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve büyük Kur’an’ı verdik.

– Diyanet İşleri

لَا تَمُدَّنَّ عَيۡنَيۡكَ إِلَىٰ مَا مَتَّعۡنَا بِهِۦٓ أَزۡوَٰجٗا مِّنۡهُمۡ وَلَا تَحۡزَنۡ عَلَيۡهِمۡ وَٱخۡفِضۡ جَنَاحَكَ لِلۡمُؤۡمِنِينَ ٨٨

Sakın o kâfirlerden bir takımlarını zevkıyap ettiğimiz şeylere göz atma ve onlara karşı mahzun olma da mü'minlere kanadını indir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Erkek, kadın bazı kâfirlere verdiğimiz kimi dünya nimetlerine göz dikme ve (iman etmiyorlar diye) onlar için üzülme, mü'minlere karşı alçak gönüllülük kanatlarını indir.

– Seyyid Kutub

Kâfirlerden bir kısmını faydalandırdığımız şeylerde sakın gözün kalmasın. Onlara karşı mahzun olma ve mü’minlere (şefkat) kanadını indir.

– Diyanet İşleri

وَقُلۡ إِنِّيٓ أَنَا ٱلنَّذِيرُ ٱلۡمُبِينُ ٨٩

Ve de ki haberiniz olsun; ben o nezîri mübînim ben.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ben açık sözlü bir uyarıcıyım de.

– Seyyid Kutub

De ki: “Gerçekten ben, apaçık bir uyarıcıyım.”

– Diyanet İşleri

كَمَآ أَنزَلۡنَا عَلَى ٱلۡمُقۡتَسِمِينَ ٩٠

Tıpkı indirdiğimiz gibi o taksimcilere O, Kur'an’ı kısım kısım tefrik edenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Kutsal kitaplarının ayetleri arasında ayırım gözeten bölücülere de mesaj indirdik.

– Seyyid Kutub

Nitekim biz kendi kitaplarını parçalara ayıranlara da (kitap) indirmiştik.

– Diyanet İşleri

ٱلَّذِينَ جَعَلُواْ ٱلۡقُرۡءَانَ عِضِينَ ٩١

Tıpkı indirdiğimiz gibi o taksimcilere O, Kur'an’ı kısım kısım tefrik edenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar ki, Kur'an'ın ayetleri arasında da ayırım gözettiler.

– Seyyid Kutub

Ki onlar, (bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr ederek) Kur’an’ı da parça parça edenlerdir.

– Diyanet İşleri

فَوَرَبِّكَ لَنَسۡـَٔلَنَّهُمۡ أَجۡمَعِينَ ٩٢

Ki Rabbin Hakk’ı için, biz onların hepsine mutlak ve muhakkak soracağız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Rabbin hakkı için, onların tümünü kesinlikle sorguya çekeceğiz.

– Seyyid Kutub

(92-93) Rabbine andolsun, onların hepsine yapmakta olduklarını mutlaka soracağız.

– Diyanet İşleri

عَمَّا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ ٩٣

Ki Rabbin Hakk’ı için, biz onların hepsine mutlak ve muhakkak soracağız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Yaptıkları işler konusunda.

– Seyyid Kutub

(92-93) Rabbine andolsun, onların hepsine yapmakta olduklarını mutlaka soracağız.

– Diyanet İşleri

فَٱصۡدَعۡ بِمَا تُؤۡمَرُ وَأَعۡرِضۡ عَنِ ٱلۡمُشۡرِكِينَ ٩٤

Şimdi sen her ne ile emrolunuyorsan kafalarına çatlat ve müşriklere aldırma.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Sana buyurulanı açıktan açığa bildir. Ve müşriklere aldırış etme.

– Seyyid Kutub

Ey Muhammed! Şimdi sen, sana emrolunanı açıkça ortaya koy ve Allah’a ortak koşanlara aldırış etme.

– Diyanet İşleri

إِنَّا كَفَيۡنَٰكَ ٱلۡمُسۡتَهۡزِءِينَ ٩٥

Her halde biz sana o müstehzîlerin haklarından geliriz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

O istihzacılara karşı muhakkak ki biz sana yeteriz.

– Seyyid Kutub

(95-96) Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilâh edinen alaycılara karşı sana yeteriz. İlerde bilecekler.

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu