بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
وَإِنَّهَا لَبِسَبِيلٖ مُّقِيمٍ ٧٦
Hem o harabe yol üstünde duruyor.
O yerler, işlek yollar üzerinde hala durmaktadır.
O şehrin kalıntıları hâlâ mevcut olan bir yol üstünde duruyor.
O (şehrin haraabeleri) hakıykat (herkesin göreceği, Kureyşin işlediği) bir yol üstünde (haalâ) durucudur.
Bu beldenin yıkıntıları halâ işlek olan bir yol üzerindedir.