015 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَلَقَدۡ أَرۡسَلۡنَا مِن قَبۡلِكَ فِي شِيَعِ ٱلۡأَوَّلِينَ ١٠

Celâlim hakkı için senden önce evvelkilerin şî‘aları içinde de resuller gönderdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ey Muhammed, biz senden önce de eskiden yaşamış çeşitli milletlere peygamberler göndermiştik.

– Seyyid Kutub

Ey Muhammed! Andolsun, senden önceki topluluklara da peygamber gönderdik.

– Diyanet İşleri

وَمَا يَأۡتِيهِم مِّن رَّسُولٍ إِلَّا كَانُواْ بِهِۦ يَسۡتَهۡزِءُونَ ١١

Ve onlara hiçbir resul gelmiyordu ki onunla istihzâ eder olmasınlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Bu milletler, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya almışlardır.

– Seyyid Kutub

Onlar kendilerine gelen her peygamberle alay ediyorlardı.

– Diyanet İşleri

كَذَٰلِكَ نَسۡلُكُهُۥ فِي قُلُوبِ ٱلۡمُجۡرِمِينَ ١٢

Biz ona mücrimlerin kalblerinde böyle bir sülûk veririz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Biz böylece peygamberleri alaya alma huyunu günahkârların kalplerine aşılarız.

– Seyyid Kutub

Aynı şekilde (onların tutumlarına uygun olarak) biz onu suçluların kalbine sokarız.

– Diyanet İşleri

لَا يُؤۡمِنُونَ بِهِۦ وَقَدۡ خَلَتۡ سُنَّةُ ٱلۡأَوَّلِينَ ١٣

Ona iman etmezler, hâlbuki önlerinde evvelkilerin sünneti geçmiştir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar Kur'an'a inanmazlar. Oysa daha önceki yoldaşları hakkında ilahi kanun işlemişti.

– Seyyid Kutub

Önceki milletlerin (helakine dair Allah'ın) kanunu geçmiş iken onlar buna (Kur'an'a) inanmazlar.

– Diyanet İşleri

وَلَوۡ فَتَحۡنَا عَلَيۡهِم بَابٗا مِّنَ ٱلسَّمَآءِ فَظَلُّواْ فِيهِ يَعۡرُجُونَ ١٤

Üzerlerine semâdan bir kapı açsak da orada urûc ediyor olsalar,

– Elmalılı Hamdi Yazır

Eğer onlara bir kapı açsak da göğe çıkmaya koyulsalar.

– Seyyid Kutub

Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıkmaya koyulsalar yine "Gözlerimiz döndürüldü, biz herhâlde büyülenmiş bir toplumuz" derlerdi.

– Diyanet İşleri

لَقَالُوٓاْ إِنَّمَا سُكِّرَتۡ أَبۡصَٰرُنَا بَلۡ نَحۡنُ قَوۡمٞ مَّسۡحُورُونَ ١٥

diyeceklerdi ki “her hâlde gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyüye tutulmuş bir kavmiz”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

«Gözlerimiz hayal görüyor, herhalde birileri bize büyü yaptı,» derler.

– Seyyid Kutub

Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıkmaya koyulsalar yine "Gözlerimiz döndürüldü, biz herhâlde büyülenmiş bir toplumuz" derlerdi.

– Diyanet İşleri

وَلَقَدۡ جَعَلۡنَا فِي ٱلسَّمَآءِ بُرُوجٗا وَزَيَّنَّٰهَا لِلنَّٰظِرِينَ ١٦

Şânım hakkı için Biz semâda burçlar yaptık ve onu ehl-i nazar için tezyin eyledik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Gökte takım yıldızlar (ya da yörüngeler) yarattık ve onları gözetleyenler için çeşitli güzellikler ile donattık.

– Seyyid Kutub

Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik.

– Diyanet İşleri

وَحَفِظۡنَٰهَا مِن كُلِّ شَيۡطَٰنٖ رَّجِيمٍ ١٧

Hem onu her şeytân-ı racîm’den hıfzettik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Göğü bütün kovulmuş şeytanlardan koruduk.

– Seyyid Kutub

Onu kovulmuş her şeytandan koruduk.

– Diyanet İşleri

إِلَّا مَنِ ٱسۡتَرَقَ ٱلسَّمۡعَ فَأَتۡبَعَهُۥ شِهَابٞ مُّبِينٞ ١٨

Ancak kulak hırsızlığı eden olur, onu da parlak bir şihab tâkip etmektedir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ancak kulak hırsızlığına yeltenen bir şeytan olursa onu parlak ışıklı bir kayan yıldız kovalar.

– Seyyid Kutub

Ancak kulak hırsızlığı eden olursa, onu da parlak bir ateş takip etmektedir.

– Diyanet İşleri

وَٱلۡأَرۡضَ مَدَدۡنَٰهَا وَأَلۡقَيۡنَا فِيهَا رَوَٰسِيَ وَأَنۢبَتۡنَا فِيهَا مِن كُلِّ شَيۡءٖ مَّوۡزُونٖ ١٩

Arz’ı da meddettik ve ona ağır baskılar bıraktık ve onda mevzun her şeyden bitirdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Yerin alanını geniş yaptık, oraya sabit dağlar serpiştirdik ve orada belirli bir ölçü uyarınca her bitkiyi bitirdik.

– Seyyid Kutub

Yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (bir biçimde) her şeyi bitirdik.

– Diyanet İşleri

وَجَعَلۡنَا لَكُمۡ فِيهَا مَعَٰيِشَ وَمَن لَّسۡتُمۡ لَهُۥ بِرَٰزِقِينَ ٢٠

Hem sizin için hem sizin râzıkı olmadığınız kimseler için onda geçimlikler husûle getirdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Orada gerek sizin için ve gerekse rızıkları tarafınızdan sağlanması sözkonusu olmayan diğer canlılar için besin kaynakları yarattık.

– Seyyid Kutub

Orada hem sizin için, hem de sizin rızık vermediğiniz kimseler için geçimlikler meydana getirdik.

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu