069 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّهُۥ لَقَوۡلُ رَسُولٖ كَرِيمٖ ٤٠

Şüphesiz o Kur’an, kerîm bir peygamberin (Allah’dan) getirdiği sözdür.

– Ali Fikri Yavuz

وَمَا هُوَ بِقَوۡلِ شَاعِرٖۚ قَلِيلٗا مَّا تُؤۡمِنُونَ ٤١

O, bir şair sözü değildir. Siz, pek az inanıp tasdik ediyorsunuz.

– Ali Fikri Yavuz

وَلَا بِقَوۡلِ كَاهِنٖۚ قَلِيلٗا مَّا تَذَكَّرُونَ ٤٢

Bir kâhin sözü de değildir. Siz pek az düşünüyorsunuz.

– Ali Fikri Yavuz

تَنزِيلٞ مِّن رَّبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٤٣

O, âlemlerin Rabbinden indirilmedir.

– Ali Fikri Yavuz

وَلَوۡ تَقَوَّلَ عَلَيۡنَا بَعۡضَ ٱلۡأَقَاوِيلِ ٤٤

Eğer o Peygamber, bazı sözler uydurup bize isnad etmeğe kalkışsaydı,

– Ali Fikri Yavuz

لَأَخَذۡنَا مِنۡهُ بِٱلۡيَمِينِ ٤٥

Elbette biz O’nu kuvvetle yakalar ve O’ndan intikam alırdık.

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ لَقَطَعۡنَا مِنۡهُ ٱلۡوَتِينَ ٤٦

Sonra da muhakkak O’nun kalb damarlarını keserdik, (boynunu vururduk).

– Ali Fikri Yavuz

فَمَا مِنكُم مِّنۡ أَحَدٍ عَنۡهُ حَٰجِزِينَ ٤٧

O vakit, sizden hiç biriniz O’na siper de olamazdınız.

– Ali Fikri Yavuz

وَإِنَّهُۥ لَتَذۡكِرَةٞ لِّلۡمُتَّقِينَ ٤٨

Gerçekten o Kur’an, takva sahipleri için bir öğüddür.

– Ali Fikri Yavuz

وَإِنَّا لَنَعۡلَمُ أَنَّ مِنكُم مُّكَذِّبِينَ ٤٩

Doğrusu, biz de biliyoruz ki, sizden inanmıyanlar var.

– Ali Fikri Yavuz

وَإِنَّهُۥ لَحَسۡرَةٌ عَلَى ٱلۡكَٰفِرِينَ ٥٠

Muhakkak ki, o Kur’an, kâfirler için bir pişmanlıktır, (kıyamet günü, Kur’ân’a iman etmediklerinin nedametini çekeceklerdir).

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu