بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

۞ يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ أَنتُمُ ٱلۡفُقَرَآءُ إِلَى ٱللَّهِۖ وَٱللَّهُ هُوَ ٱلۡغَنِيُّ ٱلۡحَمِيدُ ١٥

Ey insanlar, sizsiniz hep Allah'a muhtaç fakirler. Allah ise, zengin ve hamd ile övülecek O'dur ancak.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِن يَشَأۡ يُذۡهِبۡكُمۡ وَيَأۡتِ بِخَلۡقٖ جَدِيدٖ ١٦

Dilerse sizi yok eder ve yeni bir halk getirir.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَمَا ذَٰلِكَ عَلَى ٱللَّهِ بِعَزِيزٖ ١٧

Ve bu Allah'a göre zor bir şey değildir.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٞ وِزۡرَ أُخۡرَىٰۚ وَإِن تَدۡعُ مُثۡقَلَةٌ إِلَىٰ حِمۡلِهَا لَا يُحۡمَلۡ مِنۡهُ شَيۡءٞ وَلَوۡ كَانَ ذَا قُرۡبَىٰٓۗ إِنَّمَا تُنذِرُ ٱلَّذِينَ يَخۡشَوۡنَ رَبَّهُم بِٱلۡغَيۡبِ وَأَقَامُواْ ٱلصَّلَوٰةَۚ وَمَن تَزَكَّىٰ فَإِنَّمَا يَتَزَكَّىٰ لِنَفۡسِهِۦۚ وَإِلَى ٱللَّهِ ٱلۡمَصِيرُ ١٨

Bir de günah çeken bir kimse başkasının günahını çekmeyecek; yükü ağır basan, onun başkasına yüklenmesi için çağrıda bulunsa da, ondan birşey alınıp yüklenmeyecektir, isterse bir yakını olsun. Fakat ancak gıyaben Rablerinin korkusunu duyanları ve namazı dürüst kılanları sakındırırsın. Temizlenen de sırf kendisi için temizlenir. Nihayet gidiş Allah'adır.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَمَا يَسۡتَوِي ٱلۡأَعۡمَىٰ وَٱلۡبَصِيرُ ١٩

Ne kör ile gören eşit olur,

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَلَا ٱلظُّلُمَٰتُ وَلَا ٱلنُّورُ ٢٠

ne karanlıklar ile aydınlık,

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَلَا ٱلظِّلُّ وَلَا ٱلۡحَرُورُ ٢١

ne de gölge ile sıcaklık.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَمَا يَسۡتَوِي ٱلۡأَحۡيَآءُ وَلَا ٱلۡأَمۡوَٰتُۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُسۡمِعُ مَن يَشَآءُۖ وَمَآ أَنتَ بِمُسۡمِعٖ مَّن فِي ٱلۡقُبُورِ ٢٢

Ölülerle diriler de eşit olmaz. Gerçi Allah her dilediğine işittirirse de sen kabirdekilere işittirecek değilsin.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِنۡ أَنتَ إِلَّا نَذِيرٌ ٢٣

Sen sadece bir uyarıcısın!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِنَّآ أَرۡسَلۡنَٰكَ بِٱلۡحَقِّ بَشِيرٗا وَنَذِيرٗاۚ وَإِن مِّنۡ أُمَّةٍ إِلَّا خَلَا فِيهَا نَذِيرٞ ٢٤

Muhakkak ki, Biz seni gerçek ile hem bir müjdeci, hem bir uyarıcı olarak gönderdik. Hiçbir ümmet de yoktur ki, içlerinden bir uyarıcı geçmiş olmasın.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَإِن يُكَذِّبُوكَ فَقَدۡ كَذَّبَ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ جَآءَتۡهُمۡ رُسُلُهُم بِٱلۡبَيِّنَٰتِ وَبِٱلزُّبُرِ وَبِٱلۡكِتَٰبِ ٱلۡمُنِيرِ ٢٥

Seni yalanlıyorlarsa, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Onlara peygamberleri, mucizeler, sayfalar ve nurlu kitapla gelmişlerdi.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00