بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَأَنَّا لَمَسْنَا ٱلسَّمَآءَ فَوَجَدْنَٰهَا مُلِئَتْ حَرَسًا شَدِيدًا وَشُهُبًا ﴿٨

Ve doğrusu biz o Semâ’yı yokladık da onu öyle bulduk ki şiddetli muhafızlar ve şihablarla doldurulmuş.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu biz; göğü yokladık da, onu sert bekçiler ve alevlerle doldurulmuş bulduk.

— İbni Kesir

“Kuşkusuz biz göğe ulaşmak istedik, fakat onu çetin bekçilerle ve yakıcı ışıklarla dolu bulduk.”

— Diyanet İşleri

(Cin devamla:) «Biz ciddî bir suretde göğe erişmek istedik. Fakat onu sert bekçilerle ve (yakıcı) şihablarla doldurulmuş bulduk».

— Hasan Basri Çantay

Göğü yokladık, orayı sert bekçilerle ve göktaşları ile dopdolu bulduk.

— Seyyid Kutub

AYARLAR