بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

ءَامَنَ ٱلرَّسُولُ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِۦ وَٱلْمُؤْمِنُونَۚ كُلٌّ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَمَلَٰٓئِكَتِهِۦ وَكُتُبِهِۦ وَرُسُلِهِۦ لَا نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّن رُّسُلِهِۦۚ وَقَالُواْ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَاۖ غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ ٱلْمَصِيرُ ﴿٢٨٥

Peygamber, Rabb’inden ne indirildi ise ona îman getirdi, mü'minler de, her biri "Allah’a ve melâikesine ve kitaplarına ve peygamberlerine: peygamberlerinden hiç birinin arasını ayırmayız diye" iman getirdiler ve şöyle dediler: semi'na ve eta'na, gufranını dileriz ya Rabbena! sanadır gidiş.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Peygamber de, iman edenler de O'na indirilene inandı. Hepsi de Allah'a, meleklerine, kitablarına, peygamberlerine iman etti. O'nun peygamberlerinden hiçbirinin arasını tefrik etmeyiz. İşittik ve itaat ettik. Affını dileriz, ey Rabbımız. Dönüş Sana'dır, dediler.

— İbni Kesir

Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, mü’minler de (iman ettiler). Her biri; Allah’a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler ve şöyle dediler: “Onun peygamberlerinden hiçbirini (diğerinden) ayırt etmeyiz.” Şöyle de dediler: “İşittik ve itaat ettik. Ey Rabbimiz! Senden bağışlama dileriz. Sonunda dönüş yalnız sanadır.”

— Diyanet İşleri

O peygamber de kentlisine Rabbinden indirilene îman etdi, müminler de. (Onlardan) her biri Allaha, onun meleklerine, Kitablarına, peygamberlerine inandı. «Onun (Allanın) peygamberlerinden hiç birini diğerlerinin arasından ayırmayız (hepsine inanırız), dinledik (kabul etdik; emrine) itaat etdik. Ey Rabbimiz, mağfiretini (isteriz). Son varış (ımız) ancak Sanadır» dediler.

— Hasan Basri Çantay

Peygamber kendisine Rabbi tarafından indirilen gerçeklere inandı, müminler de. Hepsi birlikte Allah'a, O'nun meleklerine, O'nun kitaplarına ve O'nun peygamberlerine inandılar. 'Onun peygamberlerinden hiçbirini diğerlerinden ayırmayız. Duyduk ve uyduk. Günahlarımızı bağışlamanı dileriz, ey Rabbimiz, dönüşümüz sanadır' dediler.»

— Seyyid Kutub

AYARLAR