بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

قُلْ إِنَّمَا حَرَّمَ رَبِّىَ ٱلْفَوَٰحِشَ مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَمَا بَطَنَ وَٱلْإِثْمَ وَٱلْبَغْىَ بِغَيْرِ ٱلْحَقِّ وَأَن تُشْرِكُواْ بِٱللَّهِ مَا لَمْ يُنَزِّلْ بِهِۦ سُلْطَٰنًا وَأَن تَقُولُواْ عَلَى ٱللَّهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ ﴿٣٣

De ki: «Rabbim ancak hayâsızlıkları, onların açığını, gizlisini, bununla beraber (her türlü) günâhı, haksız isyanı, Allaha — hiç bir zaman bir bürhan indirmediği — her hangi bir şey'i eş tutmanızı, Allaha bilmeyeceğiniz şeyleri isnâd etmenizi haram etmişdir».

— Hasan Basri Çantay

AYARLAR