003 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَيُكَلِّمُ ٱلنَّاسَ فِي ٱلۡمَهۡدِ وَكَهۡلٗا وَمِنَ ٱلصَّٰلِحِينَ ٤٦

ve nâsa kelâm söyleyecek hem beşikte hem yetişkin iken hem de sâlihînden”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَتۡ رَبِّ أَنَّىٰ يَكُونُ لِي وَلَدٞ وَلَمۡ يَمۡسَسۡنِي بَشَرٞۖ قَالَ كَذَٰلِكِ ٱللَّهُ يَخۡلُقُ مَا يَشَآءُۚ إِذَا قَضَىٰٓ أَمۡرٗا فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُۥ كُن فَيَكُونُ ٤٧

“Yâ Rabbi!” dedi, “bir çocuk nereden olabilir benim için? Ki bana bir beşer dokunmadı”, buyurdu ki: “Öyle, Allah neyi dilerse yaratır, o bir emri murad edince sade ona ‘ol!’ der, o oluverir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيُعَلِّمُهُ ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَ ٤٨

Ve ona hem kitabet öğretecek, hem hikmet, hem Tevrat hem İncil.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَرَسُولًا إِلَىٰ بَنِيٓ إِسۡرَٰٓءِيلَ أَنِّي قَدۡ جِئۡتُكُم بِـَٔايَةٖ مِّن رَّبِّكُمۡ أَنِّيٓ أَخۡلُقُ لَكُم مِّنَ ٱلطِّينِ كَهَيۡـَٔةِ ٱلطَّيۡرِ فَأَنفُخُ فِيهِ فَيَكُونُ طَيۡرَۢا بِإِذۡنِ ٱللَّهِۖ وَأُبۡرِئُ ٱلۡأَكۡمَهَ وَٱلۡأَبۡرَصَ وَأُحۡيِ ٱلۡمَوۡتَىٰ بِإِذۡنِ ٱللَّهِۖ وَأُنَبِّئُكُم بِمَا تَأۡكُلُونَ وَمَا تَدَّخِرُونَ فِي بُيُوتِكُمۡۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗ لَّكُمۡ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ ٤٩

Hem Benî İsrâil’e bir resul olarak, şöyle ki: ‘Ben size Rabbinizden bir âyetle geldim, ben size çamurdan kuş biçimi gibi bir mahluk biçerim de içine üflerim, Allah’ın izniyle derhâl bir kuş olur, yine Allah’ın izniyle gözsüzü ve abraşı iyi eder ve ölüleri diriltirim ve evlerinizde ne yiyor ve ne biriktiriyorsanız size haber veririm, elbette bunda size şüphesiz bir âyet vardır eğer iman edecek iseniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيَّ مِنَ ٱلتَّوۡرَىٰةِ وَلِأُحِلَّ لَكُم بَعۡضَ ٱلَّذِي حُرِّمَ عَلَيۡكُمۡۚ وَجِئۡتُكُم بِـَٔايَةٖ مِّن رَّبِّكُمۡ فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ٥٠

Hem Tevrat’tan önümde bulunanı bir tasdikçi olarak ve hem size haram edilenin bazısını helâl kılayım diye ve Rabbinizden bir âyet ile size geldim, artık, Allah’tan korkun da bana itaat edin.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّ ٱللَّهَ رَبِّي وَرَبُّكُمۡ فَٱعۡبُدُوهُۚ هَٰذَا صِرَٰطٞ مُّسۡتَقِيمٞ ٥١

Şüphe yok ki Allah benim de Rabbim sizin de Rabbinizdir, onun için hep O’na ibadet edin bu işte doğru yoldur’”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

۞ فَلَمَّآ أَحَسَّ عِيسَىٰ مِنۡهُمُ ٱلۡكُفۡرَ قَالَ مَنۡ أَنصَارِيٓ إِلَى ٱللَّهِۖ قَالَ ٱلۡحَوَارِيُّونَ نَحۡنُ أَنصَارُ ٱللَّهِ ءَامَنَّا بِٱللَّهِ وَٱشۡهَدۡ بِأَنَّا مُسۡلِمُونَ ٥٢

Bunun üzerine vaktâ ki Îsâ onlardan küfrü hissetti, “Kim benim Allah’a arkadaşlarım?” dedi. Havâriyyûn “Biziz” dediler, “Allah arkadaşları. Biz Allah’a iman ettik, hem bizim imanı lekesiz müslimler olduğumuza şâhid ol

– Elmalılı Hamdi Yazır

رَبَّنَآ ءَامَنَّا بِمَآ أَنزَلۡتَ وَٱتَّبَعۡنَا ٱلرَّسُولَ فَٱكۡتُبۡنَا مَعَ ٱلشَّٰهِدِينَ ٥٣

yâ Rabbenâ indirdiğine iman ettik ve Resûlün ardınca gittik, imdi bizi o şâhidlerle beraber yaz”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَكَرُواْ وَمَكَرَ ٱللَّهُۖ وَٱللَّهُ خَيۡرُ ٱلۡمَٰكِرِينَ ٥٤

Bununla beraber mekr ettiler, Allah da mekirlerine mekr etti. Öyle ya, Allah hayru’l-mâkirîndir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِذۡ قَالَ ٱللَّهُ يَٰعِيسَىٰٓ إِنِّي مُتَوَفِّيكَ وَرَافِعُكَ إِلَيَّ وَمُطَهِّرُكَ مِنَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَجَاعِلُ ٱلَّذِينَ ٱتَّبَعُوكَ فَوۡقَ ٱلَّذِينَ كَفَرُوٓاْ إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِۖ ثُمَّ إِلَيَّ مَرۡجِعُكُمۡ فَأَحۡكُمُ بَيۡنَكُمۡ فِيمَا كُنتُمۡ فِيهِ تَخۡتَلِفُونَ ٥٥

O vakit ki Allah buyurdu: “Yâ Îsâ! Emin ol ben seni eceline yetireceğim ve seni Bana refʿ edeceğim ve seni o küfr edenlerden paklayacağım ve sana tâbiʿ olanları o küfr edenlerin kıyamet gününe kadar fevkinde kılacağım. Sonra da hep dönümünüz Banadır, ihtilâf edip durduğunuz şeyler hakkında o vakit aranızda hükmü Ben vereceğim.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَمَّا ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَأُعَذِّبُهُمۡ عَذَابٗا شَدِيدٗا فِي ٱلدُّنۡيَا وَٱلۡأٓخِرَةِ وَمَا لَهُم مِّن نَّٰصِرِينَ ٥٦

Hâsılı o küfr edenleri dünyada ve âhirette şiddetli bir azab ile taʿzîb edeceğim, hem onlara yardımcılardan eser yoktur.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu