بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

أَوْ أَمَرَ بِٱلتَّقْوَىٰٓ ﴿١٢

Yahut kötülüklerden sakınmayı emrederse.

— Seyyid Kutub

أَرَءَيْتَ إِن كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰٓ ﴿١٣

Gördün mü, ya bu adam yalanlar, yüz çevirirse.

— Seyyid Kutub

أَلَمْ يَعْلَم بِأَنَّ ٱللَّهَ يَرَىٰ ﴿١٤

O, Allah'ın gördüğünü bilmiyor mu?

— Seyyid Kutub

كَلَّا لَئِن لَّمْ يَنتَهِ لَنَسْفَعًۢا بِٱلنَّاصِيَةِ ﴿١٥

Hayır eğer bundan vazgeçmezse onu perçeminden yakalarız.

— Seyyid Kutub

نَاصِيَةٍ كَٰذِبَةٍ خَاطِئَةٍ ﴿١٦

O yalancı günahkar perçeminden.

— Seyyid Kutub

فَلْيَدْعُ نَادِيَهُۥ ﴿١٧

O zaman gitsin de taraftarlarını çağırsın.

— Seyyid Kutub

سَنَدْعُ ٱلزَّبَانِيَةَ ﴿١٨

Biz de zebanileri çağıracağız.

— Seyyid Kutub

كَلَّا لَا تُطِعْهُ وَٱسْجُدْ وَٱقْتَرِب۩ ﴿١٩

Hayır ona boyun eğme. Rabbine secde et ve yaklaş.

— Seyyid Kutub

AYARLAR