بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَذَكِّرۡ إِن نَّفَعَتِ ٱلذِّكۡرَىٰ ٩

Onun için öğüd ver: öğüd fâide verirse.

– Elmalılı Hamdi Yazır

O halde öğüt fayda verecekse, öğüt ver.

– İbni Kesir

O hâlde, eğer öğüt fayda verirse, öğüt ver.

– Diyanet İşleri

O halde eğer öğüd fâide verirse (durma) öğüd ver.

– Hasan Basri Çantay

O halde hatırlatmak fayda verirse hatırlat.

– Seyyid Kutub

سَيَذَّكَّرُ مَن يَخۡشَىٰ ١٠

Saygısı olan öğüt alacaktır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Korkacak olan öğüt alacaktır.

– İbni Kesir

Allah’a karşı derin saygı duyarak O’ndan korkan öğüt alacaktır.

– Diyanet İşleri

(Allahdan) korkacak olan öğüdü kabul eder.

– Hasan Basri Çantay

Allah'tan korkan, öğüt alır.

– Seyyid Kutub

وَيَتَجَنَّبُهَا ٱلۡأَشۡقَى ١١

Pek bedbaht olan da ondan kaçınacaktır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Bedbaht olan ise ondan kaçınır.

– İbni Kesir

(11-12) En büyük ateşe girecek olan en bedbaht kimse (kâfir) ise, öğüt almaktan kaçınır.

– Diyanet İşleri

Peki bedbaht olan ise ondan kaçınır,

– Hasan Basri Çantay

Bedbaht olan ondan kaçacaktır.

– Seyyid Kutub

ٱلَّذِي يَصۡلَى ٱلنَّارَ ٱلۡكُبۡرَىٰ ١٢

O ki en büyük ateşe yaslanacaktır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ki o, en büyük ateşe girecek olandır.

– İbni Kesir

(11-12) En büyük ateşe girecek olan en bedbaht kimse (kâfir) ise, öğüt almaktan kaçınır.

– Diyanet İşleri

Ki o, en büyük ateşe girecek,

– Hasan Basri Çantay

O en büyük ateşe yaslanacaktır.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ لَا يَمُوتُ فِيهَا وَلَا يَحۡيَىٰ ١٣

Sonra ne ölecek onda ne hayat bulacaktır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

O, orada ne ölecek, ne de dirilecektir.

– İbni Kesir

Sonra orada ne ölür (kurtulur), ne de (rahat bir hayat) yaşar.

– Diyanet İşleri

sonra orada hem ölmeyecek, hem dirilmeyecek olandır O.

– Hasan Basri Çantay

Sonra onun içinde ne ölür ne de yaşar.

– Seyyid Kutub

قَدۡ أَفۡلَحَ مَن تَزَكَّىٰ ١٤

Doğrusu felâh buldu tezekkî eden.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu arınan, felah bulmuştur.

– İbni Kesir

(14-15) Arınan ve Rabbinin adını anıp, namaz kılan kimse mutlaka kurtuluşa erer.

– Diyanet İşleri

(14-15) Hakıykat iyi temizlenen ve Rabbinin adını zikredib de namaz kılan kimse umduğuna erişmişdir.

– Hasan Basri Çantay

Doğrusu mutluluğa ermiştir arınan,

– Seyyid Kutub

وَذَكَرَ ٱسۡمَ رَبِّهِۦ فَصَلَّىٰ ١٥

Ve Rabbi’nin ismini anıp da namaz kılan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Rabbının adını anıp namaz kılan.

– İbni Kesir

(14-15) Arınan ve Rabbinin adını anıp, namaz kılan kimse mutlaka kurtuluşa erer.

– Diyanet İşleri

(14-15) Hakıykat iyi temizlenen ve Rabbinin adını zikredib de namaz kılan kimse umduğuna erişmişdir.

– Hasan Basri Çantay

Rabbinin adını anıp namaz kılan.

– Seyyid Kutub

بَلۡ تُؤۡثِرُونَ ٱلۡحَيَوٰةَ ٱلدُّنۡيَا ١٦

Fakat siz dünya hayatı tercih ediyorsunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Fakat siz, dünya hayatını tercih ediyorsunuz.

– İbni Kesir

Fakat sizler dünya hayatını tercih ediyorsunuz.

– Diyanet İşleri

Belki siz dünyâ hayaatını (âhiretden) üstün tutarsınız.

– Hasan Basri Çantay

Fakat siz şu dünya hayatını üstün tutuyorsunuz.

– Seyyid Kutub

وَٱلۡأٓخِرَةُ خَيۡرٞ وَأَبۡقَىٰٓ ١٧

Halbuki Âhiret daha hayırlı ve daha bakâlıdır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Halbuki ahiret, daha hayırlı ve daha bakidir.

– İbni Kesir

Oysa âhiret, daha hayırlı ve süreklidir.

– Diyanet İşleri

Halbuki âhiret daha hayırlı, daha süreklidir.

– Hasan Basri Çantay

Oysa ahiret daha iyi ve daha kalıcıdır.

– Seyyid Kutub

إِنَّ هَٰذَا لَفِي ٱلصُّحُفِ ٱلۡأُولَىٰ ١٨

Haberiniz olsun ki vardır bu evvelki suhuflarda.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şüphesiz ki bu, ilk sahifelerdedir.

– İbni Kesir

(18-19) Şüphesiz bu hükümler ilk sayfalarda, İbrahim ve Mûsâ’nın sayfalarında da vardır.

– Diyanet İşleri

Şübhesiz ki bu (nlar) evvelki sahîfelerde,

– Hasan Basri Çantay

Bu hüküm elbette ilk sahifelerde de vardır.

– Seyyid Kutub

صُحُفِ إِبۡرَٰهِيمَ وَمُوسَىٰ ١٩

İbrahim ve Musâ’nın suhuflarında.

– Elmalılı Hamdi Yazır

İbrahim'in ve Musa'nın sahifelerinde.

– İbni Kesir

(18-19) Şüphesiz bu hükümler ilk sayfalarda, İbrahim ve Mûsâ’nın sayfalarında da vardır.

– Diyanet İşleri

İbrâhîm ile Musânın sahîfelerinde de vardır.

– Hasan Basri Çantay

İbrahim'in ve Musa'nın sahifelerinde.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu