بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَإِذَا ٱلۡعِشَارُ عُطِّلَتۡ ٤

Gebe develer (başı boş) salıverildiği zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلۡوُحُوشُ حُشِرَتۡ ٥

Vahşî hayvanlar bir araya toplandığı zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلۡبِحَارُ سُجِّرَتۡ ٦

Denizler ateşlendiği zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلنُّفُوسُ زُوِّجَتۡ ٧

Ruuhlar çiftleşdiği zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلۡمَوۡءُۥدَةُ سُئِلَتۡ ٨

(8-9) Diri diri gömülen kızın hangi suç (ların) dan dolayı öldürüldüğü sorulduğu zaman,

– Hasan Basri Çantay

بِأَيِّ ذَنۢبٖ قُتِلَتۡ ٩

(8-9) Diri diri gömülen kızın hangi suç (ların) dan dolayı öldürüldüğü sorulduğu zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلصُّحُفُ نُشِرَتۡ ١٠

(Amel) defterler (i) açılıb yayıldığı zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلسَّمَآءُ كُشِطَتۡ ١١

Gök (yerinden) koparıldığı zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلۡجَحِيمُ سُعِّرَتۡ ١٢

O alevli ateş (cehernem) daha ziyâde kızışdırıldığı zaman,

– Hasan Basri Çantay

وَإِذَا ٱلۡجَنَّةُ أُزۡلِفَتۡ ١٣

Cennet (mü'minlere) yaklaşdırıldığı zaman,

– Hasan Basri Çantay

عَلِمَتۡ نَفۡسٞ مَّآ أَحۡضَرَتۡ ١٤

(her) nefs ne hazırlamışsa (artık hepsini görüb) bilmişdir (bilecekdir.)

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu