بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

ثُمَّ كَلَّا سَيَعْلَمُونَ ﴿٥

Yine hayır, yakında bilecekler.

— Seyyid Kutub

أَلَمْ نَجْعَلِ ٱلْأَرْضَ مِهَٰدًا ﴿٦

Yeryüzünü bir beşik,

— Seyyid Kutub

وَٱلْجِبَالَ أَوْتَادًا ﴿٧

Dağları da onun için birer direk kıldık.

— Seyyid Kutub

وَخَلَقْنَٰكُمْ أَزْوَٰجًا ﴿٨

Ve sizi çift çift yarattık.

— Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا نَوْمَكُمْ سُبَاتًا ﴿٩

Uykunuzu dinlenme vakti yaptık.

— Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا ٱلَّيْلَ لِبَاسًا ﴿١٠

Geceyi bir örtü yaptık.

— Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا ٱلنَّهَارَ مَعَاشًا ﴿١١

Gündüzü geçiminiz için çalışıp kazanma zamanı yaptık.

— Seyyid Kutub

وَبَنَيْنَا فَوْقَكُمْ سَبْعًا شِدَادًا ﴿١٢

Üstünüze yedi sağlam gök bina ettik.

— Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا سِرَاجًا وَهَّاجًا ﴿١٣

Oraya parlak kandiller astık.

— Seyyid Kutub

وَأَنزَلْنَا مِنَ ٱلْمُعْصِرَٰتِ مَآءً ثَجَّاجًا ﴿١٤

Sıkışan bulutlardan şarıl şarıl su indirdik ki,

— Seyyid Kutub

لِّنُخْرِجَ بِهِۦ حَبًّا وَنَبَاتًا ﴿١٥

(15-16) Onunla taneler, bitkiler ve birbirine sarmaş dolaş olmuş ağaçlı bahçeler çıkaralım.

— Seyyid Kutub

AYARLAR