بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

ٱنطَلِقُوٓاْ إِلَىٰ ظِلٍّ ذِى ثَلَٰثِ شُعَبٍ ﴿٣٠

Haydi boşanın bir üç çatallı gölgeye.

— Elmalılı Hamdi Yazır

لَّا ظَلِيلٍ وَلَا يُغْنِى مِنَ ٱللَّهَبِ ﴿٣١

Ne gölgelendirir ne alevden korur.

— Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهَا تَرْمِى بِشَرَرٍ كَٱلْقَصْرِ ﴿٣٢

Çünkü o, öyle şirareler atacaktır ki her biri bir saray gibi.

— Elmalılı Hamdi Yazır

كَأَنَّهُۥ جِمَٰلَتٌ صُفْرٌ ﴿٣٣

Sanki sarı sarı hopalar gibi.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِّلْمُكَذِّبِينَ ﴿٣٤

Vay haline o gün yalan diyenlerin.

— Elmalılı Hamdi Yazır

هَٰذَا يَوْمُ لَا يَنطِقُونَ ﴿٣٥

Bugün nutukları tutulacağı gündür.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَا يُؤْذَنُ لَهُمْ فَيَعْتَذِرُونَ ﴿٣٦

İzin de verilmezki itizar ederler.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِّلْمُكَذِّبِينَ ﴿٣٧

Vay haline o gün yalan diyenlerin.

— Elmalılı Hamdi Yazır

هَٰذَا يَوْمُ ٱلْفَصْلِۖ جَمَعْنَٰكُمْ وَٱلْأَوَّلِينَ ﴿٣٨

Bu işte o fasıl günü topladık sizi ve evvelkileri.

— Elmalılı Hamdi Yazır

فَإِن كَانَ لَكُمْ كَيْدٌ فَكِيدُونِ ﴿٣٩

Varsa bir fenniniz atlatın beni.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِّلْمُكَذِّبِينَ ﴿٤٠

Vay haline o gün yalan diyenlerin.

— Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR