بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَٱلنَّٰشِرَٰتِ نَشْرًا ﴿٣

Her yana dağıtanlara,

— Seyyid Kutub

فَٱلْفَٰرِقَٰتِ فَرْقًا ﴿٤

Doğruyu eğriden kesin çizgilerle ayıranlara,

— Seyyid Kutub

فَٱلْمُلْقِيَٰتِ ذِكْرًا ﴿٥

İlahi mesajı peygamberlere iletenlere andolsun.

— Seyyid Kutub

عُذْرًا أَوْ نُذْرًا ﴿٦

Ya bahaneleri boşa çıkarmak ya da uyarmak amacı ile,

— Seyyid Kutub

إِنَّمَا تُوعَدُونَ لَوَٰقِعٌ ﴿٧

Size söz verilen kıyamet kesinlikle kopacaktır.

— Seyyid Kutub

فَإِذَا ٱلنُّجُومُ طُمِسَتْ ﴿٨

Yıldızlar karardığı zaman,

— Seyyid Kutub

وَإِذَا ٱلسَّمَآءُ فُرِجَتْ ﴿٩

Gök parçalandığı zaman,

— Seyyid Kutub

وَإِذَا ٱلْجِبَالُ نُسِفَتْ ﴿١٠

Dağlar ufalanıp dağıldığı zaman,

— Seyyid Kutub

وَإِذَا ٱلرُّسُلُ أُقِّتَتْ ﴿١١

Peygamberlerin tanıklık sıraları geldiği zaman,

— Seyyid Kutub

لِأَىِّ يَوْمٍ أُجِّلَتْ ﴿١٢

Bu tanıklık hangi güne ertelendi?

— Seyyid Kutub

لِيَوْمِ ٱلْفَصْلِ ﴿١٣

Hüküm gününe.

— Seyyid Kutub

AYARLAR