بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

يَٰٓأَيُّهَا ٱلْمُدَّثِّرُ ﴿١

Ey örtünüp bürünen (Peygamber!)

— Diyanet İşleri

قُمْ فَأَنذِرْ ﴿٢

Kalk da uyar.

— Diyanet İşleri

وَرَبَّكَ فَكَبِّرْ ﴿٣

Rabbini yücelt.

— Diyanet İşleri

وَثِيَابَكَ فَطَهِّرْ ﴿٤

Nefsini arındır.

— Diyanet İşleri

وَٱلرُّجْزَ فَٱهْجُرْ ﴿٥

Şirkten uzak dur.

— Diyanet İşleri

وَلَا تَمْنُن تَسْتَكْثِرُ ﴿٦

İyiliği, daha fazlasını bekleyerek (bir kazanç elde etmek için) yapma.

— Diyanet İşleri

وَلِرَبِّكَ فَٱصْبِرْ ﴿٧

Rabbinin rızasına ermek için sabret.

— Diyanet İşleri

فَإِذَا نُقِرَ فِى ٱلنَّاقُورِ ﴿٨

(8-9) Sûr’a üfürüldüğü zaman var ya; işte o gün çetin bir gündür.

— Diyanet İşleri

فَذَٰلِكَ يَوْمَئِذٍ يَوْمٌ عَسِيرٌ ﴿٩

(8-9) Sûr’a üfürüldüğü zaman var ya; işte o gün çetin bir gündür.

— Diyanet İşleri

عَلَى ٱلْكَٰفِرِينَ غَيْرُ يَسِيرٍ ﴿١٠

Kâfirler için hiç kolay değildir.

— Diyanet İşleri

AYARLAR