بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَقُلۡتُ ٱسۡتَغۡفِرُواْ رَبَّكُمۡ إِنَّهُۥ كَانَ غَفَّارٗا ١٠

Dedim ki: Rabbınızdan mağfiret dileyin. Muhakkak ki O Ğaffar olandır.

– İbni Kesir

يُرۡسِلِ ٱلسَّمَآءَ عَلَيۡكُم مِّدۡرَارٗا ١١

Ta ki size, gökten bol yağmur salıversin.

– İbni Kesir

وَيُمۡدِدۡكُم بِأَمۡوَٰلٖ وَبَنِينَ وَيَجۡعَل لَّكُمۡ جَنَّٰتٖ وَيَجۡعَل لَّكُمۡ أَنۡهَٰرٗا ١٢

Ve sizi mallar ve oğullarla desteklesin, sizin için bahçeler var etsin ve ırmaklar akıtsın.

– İbni Kesir

مَّا لَكُمۡ لَا تَرۡجُونَ لِلَّهِ وَقَارٗا ١٣

Ne oluyorsunuz ki siz, büyüklüğü Alla'a yakıştıramıyorsunuz?

– İbni Kesir

وَقَدۡ خَلَقَكُمۡ أَطۡوَارًا ١٤

Halbuki O; sizi merhalelerden geçirerek yaratmıştır.

– İbni Kesir

أَلَمۡ تَرَوۡاْ كَيۡفَ خَلَقَ ٱللَّهُ سَبۡعَ سَمَٰوَٰتٖ طِبَاقٗا ١٥

Görmediniz mi, Allah'ın göğü yedi kat olarak nasıl yarattığını?

– İbni Kesir

وَجَعَلَ ٱلۡقَمَرَ فِيهِنَّ نُورٗا وَجَعَلَ ٱلشَّمۡسَ سِرَاجٗا ١٦

Aralarında aya aydınlık vermiş, güneşi bir kandil kılmıştır.

– İbni Kesir

وَٱللَّهُ أَنۢبَتَكُم مِّنَ ٱلۡأَرۡضِ نَبَاتٗا ١٧

Ve Allah; sizi, yerden ot bitirir gibi bitirmiştir.

– İbni Kesir

ثُمَّ يُعِيدُكُمۡ فِيهَا وَيُخۡرِجُكُمۡ إِخۡرَاجٗا ١٨

Sonra sizi; oraya döndürür ve sizi bir çıkarılışla çıkarır.

– İbni Kesir

وَٱللَّهُ جَعَلَ لَكُمُ ٱلۡأَرۡضَ بِسَاطٗا ١٩

Ve Allah; yeryüzünü sizin için bir döşek kılmıştır.

– İbni Kesir

لِّتَسۡلُكُواْ مِنۡهَا سُبُلٗا فِجَاجٗا ٢٠

Geniş yollarında gezip dolaşasınız, diye.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu