بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

يُبَصَّرُونَهُمۡۚ يَوَدُّ ٱلۡمُجۡرِمُ لَوۡ يَفۡتَدِي مِنۡ عَذَابِ يَوۡمِئِذِۭ بِبَنِيهِ ١١

birbirlerine gösterirler. Suçlu ister ki o günün azabından kurtulmak için fidye versin: oğullarını,

– Seyyid Kutub

وَصَٰحِبَتِهِۦ وَأَخِيهِ ١٢

eşini ve kardeşini,

– Seyyid Kutub

وَفَصِيلَتِهِ ٱلَّتِي تُـٔۡوِيهِ ١٣

kendisini barındıran, içinde yetiştiği tüm ailesini.

– Seyyid Kutub

وَمَن فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا ثُمَّ يُنجِيهِ ١٤

Ve yeryüzünde bulunanların hepsini versin de tek kendisini kurtarsın.

– Seyyid Kutub

كـَلَّآۖ إِنَّهَا لَظَىٰ ١٥

Hayır! O alevden bir ateştir.

– Seyyid Kutub

نَزَّاعَةٗ لِّلشَّوَىٰ ١٦

Deriler kavurur, soyar.

– Seyyid Kutub

تَدۡعُواْ مَنۡ أَدۡبَرَ وَتَوَلَّىٰ ١٧

Kendine çağırır; sırtını dönüp gideni.

– Seyyid Kutub

وَجَمَعَ فَأَوۡعَىٰٓ ١٨

Mal toplayıp kasada yığanı.

– Seyyid Kutub

۞ إِنَّ ٱلۡإِنسَٰنَ خُلِقَ هَلُوعًا ١٩

Doğrusu insan hırslı ve huysuz yaratılmıştır.

– Seyyid Kutub

إِذَا مَسَّهُ ٱلشَّرُّ جَزُوعٗا ٢٠

Kendisine kötülük dokundu mu sızlanır.

– Seyyid Kutub

وَإِذَا مَسَّهُ ٱلۡخَيۡرُ مَنُوعًا ٢١

Kendisine hayır dokundu mu yoksullara yardım etmez..

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu